"Baktım ki, benim medresemin etrafındaki şehir içi, kale dibi mevkii... O hanelerdeki adamların çoğuyla dost ve ahbap idim. Kısm-ı âzamı, Allah rahmet etsin, muhaceret ile vefat etmişler..." Bu cümlelerdeki, "dost ve ahbap" kimlerdir?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

"Baktım ki, benim medresemin etrafındaki şehir içi, kale dibi mevkii, bütün baştan aşağıya kadar yandırılmış, tahrip edilmiş. Evvelki gördüğümden şimdiki gördüğüme, güya iki yüz sene sonra dünyaya gelip öyle hazîn nazarla baktım. O hanelerdeki adamların çoğuyla dost ve ahbap idim. Kısm-ı âzamı, Allah rahmet etsin, muhaceret ile vefat etmişler, gurbette perişan olmuşlardı. Hem Ermeni mahallesinden başka, Van'ın bütün Müslümanlarının haneleri tahrip edilmiş gördüm. Benim kalbim en derinden sızladı. O kadar rikkatime dokundu ki, binler gözüm olsaydı beraber ağlayacaktı. Ben gurbetten vatanıma döndüm, gurbetten kurtuldum zannediyordum. Vâ esefâ, gurbetin en dehşetlisini vatanımda gördüm. On İkinci Ricada bahsi geçen Abdurrahman gibi ruhumla pek alâkadar yüzer talebelerimi, dostlarımı kabirde ve o ahbapların yerlerini harabezar gördüm."(1)

“... Hem Ermeni mahallesinden başka, Van'ın bütün Müslümanlarının haneleri tahrip edilmiş gördüm...” cümlesi, dost ve ahbapların Müslüman ahali olduğunu gösteriyor. Konunun sibakındaki şu cümle kimin zulme ve tahribe uğradığını açık bir dille ifade ediyor.

“Her şeyden evvel, Van'da Horhor denilen medresemin ziyaretine gittim. Baktım ki, sair Van haneleri gibi onu da Rus istilâsında Ermeniler yakmışlardı.”

Yani zulmü yapan Ermeniler, zulme maruz kalan da Müslüman ahalidir. Ermeniler Ruslardan cesaret alarak böyle bir kıyama girmişler, evleri yakmışlar ve Müslüman ahaliyi göçe zorlamışlardır.

(1) bk. Lem'alar, Yirmi Altıncı Lem'a, On Üçüncü Rica.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
Okunma sayısı : 3.986
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

BENZER SORULAR

Yükleniyor...