Bediüzzaman İmam Rabbaninin kitaplarını çokça okumuş, feyiz, ilham, enerji almış ve risaleleri yazmış. İmam Rabbani'nin eserleri risaleler gibi midir?
Değerli Kardeşimiz;
Tefsirler iki kısımdır. Birisi Kur’an’ın lafız ve cümlesini bir tertip üzere inceleyen, daha ziyade zahiri ifadeleri nazara veren gramer esaslı klasik tefsirlerdir. Bunların emsali yüz binleri geçmiştir.
Diğeri ise, Kur’an’ın manevi ve işari yönlerini ekseri olarak ilham ile beyan eden manevi tefsirlerdir. Bu tefsirler genelde her asırda bir müceddidin eli ile yazılır. İmam Rabbani, İmam Gazali, İmam Geylani gibi zatlar buna örnek olarak verilebilir. İşte maddecilik ve inkarcılığın zirveye ulaştığı bu helaket ve felaket asrında ise Üstad Bediüzzaman Hazretleri Kur’an’ın en azam ve kapsamlı tefsirini insanlığa hediye etmiştir.
Özet olarak lafzî tefsirler, ayetin zahiri kalıbını ve ona mebni olan manaları nazara verirler. İşari tefsirler ise daha ziyade delalet, tazammum ve istilzam üzerine giderler. Yani ayetin ince ve herkes tarafından görülmesi mümkün olmayan manaları nazara verilir.
İmam Rabbani Hazretlerinin tefsiri de Risale-i Nurlar gibi vehbi ve ilhamidir. Lakin Risale-i Nurlar bu zamana, İmam Rabbani Hazretleri ise kendi dönemine hitap ediyor. İkisini aynı kefeye koyarak "madem ikisi de vehbidir, ben onunla iktifa ederim" denilemez.
Üstad Hazretleri bu hususu şu şekilde izah ediyor:
"Ben tahmin ediyorum ki, eğer Şeyh Abdülkadir Geylânî (r.a.) ve Şah-ı Nakşibend (r.a.) ve İmam-ı Rabbânî (r.a.) gibi zatlar bu zamanda olsaydılar, bütün himmetlerini, hakaik-i imaniyenin ve akaid-i İslâmiyenin takviyesine sarf edeceklerdi. Çünkü saadet-i ebediyenin medarı onlardır. Onlarda kusur edilse, şekavet-i ebediyeye sebebiyet verir. İmansız Cennete gidemez; fakat tasavvufsuz Cennete giden pek çoktur. Ekmeksiz insan yaşayamaz, fakat meyvesiz yaşayabilir. Tasavvuf meyvedir, hakaik-i İslâmiye gıdadır."(1)
(1) bk. Mektubat, Beşinci Mektup.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü