"Bir meclis-i ihvanda güzel karı girdikçe, riya ile rekabet, haset ile hodgâmlık depretir damarları." cümlesinde Üstad çok sert ifade kullanıyor, açıkça bayanların erkeklerle aynı ortama girmemesi gerektiğini söylüyor, neden?
Değerli Kardeşimiz;
Kadın ile erkek arasında fıtri bir temayül vardır. Bu temayül yüzünden erkek fıtri olmaktan çıkıp, tamamen gösteriş ve riyakârlık yapma şekline giriyor. Bu da riya, rekabet, haset ve kendini beğenmişlik gibi kötü hallerin, erkeğin fıtratına yerleşmesine sebep oluyor. Bu sebeple erkek ile kadının aynı ortamda tek başlarına bulunması; hem dinen hem ahlaken hem de fıtraten doğru değildir.
Maalesef, günümüzde diğer farzların terk edilmesi gibi, bu hüküm de terke uğramıştır. Dindarlara düşen; bu hükmün yeniden ihya edilmesini temin etmek olmalıdır.
Nasıl imana dair dersler ile kişilerin hem imanını hem de ibadetlerini ihya etmek vazifemiz ise, bu gibi hükümlerin ihya edilmesi de aynı şekilde vazifemizdir. Buna dikkat etmek zorundayız.
Fitneye sebep olacak tavır ve davranışlardan son derece kaçınılmalı, her zaman ihtiyatlı olunmalıdır. Aksi halde telafisi mümkün olmayan vahim ve çirkin durumlarla karşı karşıya kalınır. Nitekim bazı akrabalar arasında birçok nahoş durumların ve düşmanlıkların meydana geldiğine şahit olmaktayız.
Birlikte oturduğumuz kişiler mahrem sayılmadığı ve nikâhları birbirine düştüğü için, mahremiyet sınırları aşılmamalı, oturmamıza, kalkmamıza, tutum ve davranışlarımıza dikkat edilmelidir. Bir ayette mealen şöyle buyurulur:
"(Resulüm) mümin erkeklere söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar ve namuslarını da korusunlar... Mümin kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar ve namuslarını da muhafaza etsinler. Görünmesi zaruri olan, kısımlar müstesna olmak üzere ziynetlerini açığa vurmasınlar..." (bk. Nur, 24/30-31)
Kadınla erkeğin bir arada bulunması, ateşle barutun yan yana bulunması gibidir. Şeytan bu durumda kötü duyguları tahrik edip, onları yoldan çıkarabilir.
Habib-i Kibriya Efendimiz (asm) birbirine namahrem olan erkekle kadının yanında, emniyeti sağlayacak üçüncü bir kişi bulunmadan yalnız başlarına kalmalarını şu ifadesiyle şiddetle yasaklamıştır:
"Allah’a ve ahiret gününe iman eden kimse mahremi olmayan yabancı bir kadınla bir arada bulunmasın, zira üçüncüleri şeytandır." (Buharı, Nikâh 111)
Üstad'ın çok sert bir üslup kullanmasının sebebi; meselenin dinî ve ahlaki açıdan çok önemli olmasıdır. Bugün insanların ahlaki zaaflarının temelinde en ehemmiyetli unsurlardan birisi de bu hükmün tatbik edilmemesidir. Bilhassa, hüsnümisal olması gereken tesettürlü hanımların buna uymaması, çok vahim olur.
İlave bilgi için tıklayınız:
- Toplumun Şekillenmesinde Kadının Rolü (Video: Dr. B. SABAZ).
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü