"Cezb" ve "incizab" kavramlarının izahını yapar mısınız? Latife-i Rabbaniye ve seyrü sülûk açısından nasıl anlamalıyız? Üstadımız nübüvvet için; "İncizabdır, cezb-i Rahmânîdir" diyor...
Değerli Kardeşimiz;
İncizap çekilmeye, etkilenmeye ve sürüklenmeye müsait olma halidir. Yani insan vicdanında çekilmeye müsait haller ve duygular vardır.
Cazib, çekilmeye müsait olan o latife ve duyguları kendine çeken şey anlamındadır. Yani Allah’ın sonsuz cemal ve kemali bir cazibe kaynağıdır. İnsanın mahiyetindeki bütün duyguları kendine çekiyor demektir.
Cezbe ise, bu çekilme zamanında çekilen şahsın girdiği manevi zevk ve sarhoşluk haline denir. Kişi bu halde coşar ve taşar; hatta taşkınlıklar da yapabilir. Bu yüzden bazı evliyalar mazur görülmüştür.
Nübüvvet mesleğinin "cezb-i Rahmanidir" şeklinde ifade edilmesi; nübüvvetin kesbi değil vehbi olması anlamındadır. Yani nübüvvet kesp ve mücadele ile elde edilecek bir makam değil, doğrudan Allah’ın bir lütuf ve ihsanıdır. Tarikat vesilesi ile elde edilen velayet ise kesbi ve mücahede iledir. Bu yüzden mücadele ile elde dilen makam Allah’ın lütuf ile verdiğine yetişemez.
Risale-i Nur mesleği de vehbi bir meslek olup, tarikattaki gibi kesbi ve mücadele ile elde edilmiş bir meslek değildir. Üstad Hazretleri bu inceliğe şöyle işaret ediyor:
"Eskiden kırk günden tut, tâ kırk seneye kadar bir seyr ü sülûk ile bazı hakaik-i imaniyeye ancak çıkılabilirdi. Şimdi ise, Cenâb-ı Hakkın rahmetiyle, kırk dakikada o hakaike çıkılacak bir yol bulunsa, o yola karşı lâkayt kalmak elbette kâr-ı akıl değil. İşte, otuz üç adet Sözler, böyle Kur'ânî bir yolu açtığını, dikkatle okuyanlar hükmediyorlar."(1)
"Risale-i Nur'u bir yıl anlayarak ve kabul ederek okuyan, zamanın mühim ve hakikatli bir alimi olduğu" gibi, yine Risale-i Nurlar kırk senede elde edilen velayet makamını kırk dakikada istidadı olana verebilir. Böyle bir eser ile meşgul olmak, elbette bütün nafile meşguliyetlerin üstündedir ve zikirlerin en alası ve en sevaplısıdır. Hatta Risale-i Nurlar tahkiki iman dersini verdiği ve tefekkür manasını yakaladığı için, bu zamanda farz kadar ehemmiyetli bir zikir ve ibadettir. Bin nafile vird ve ezkardan daha faziletli bir kalbi intibahtır.
(1) bk. Mektubat, Beşinci Mektup.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü