"Cin ve inse şamil bir davet sahibi olduğundan, elbette umum enbiyanın reisidir. Öyle ise, umum enbiyanın mucizatlarının sırrını ve ittifaklarını câmidir." Efendimizin, kendinden sonrakilere reis olması anlaşılıyor da öncekilere nasıl olabiliyor?
Değerli Kardeşimiz;
Üstadımız bu konuyu Risalelerin çoğu yerinde güzelce izah etmektedir. Bu konuda İşaratü'l-İ'caz eserinde مِنْ قَبْلِكَ / "senden önce" kelamına getirdiği izahatın bir parçası bu soruya cevap niteliğindedir. Şöyle ki;
"مِنْ قَبْلِكَ ... (2. Ekmelü’r-Rusüldür.) İkinci maksadın veçh-i in’ikâsı, üç kaideden tezahür eder.
1. Sultanlar daima halkın, cemaatin, ordunun sonunda çıkarlar. [Böylece onun (a.s.m) sultan olduğu ortaya çıkar.]
2. Nev-i beşerde tekemmül vardır. Bu tekemmül kanunu, ikinci mürebbînin ve ikinci mükemmilin, evvelki mürebbîlerden daha ekmel olmasını iktiza eder. [Böylece onun (a.s.m) bütün peygamberlerden daha mükemmel olduğu tahakkuk eder.]
3. Alelekser, halefin mahareti, selefinden daha ziyadedir. [Onun (asm) kendisinden evvel gelen bütün peygamberlerden daha maharetli olduğu kabul edilir.]
İşte bu üç kaideden, Hazret-i Muhammed’in (a.s.m.) ekmel-i enbiya olduğu tezahür eder." (İşaratü'l-İ'caz, Bakara Suresi 4. Ayet)
Dünya hayatı, ebed yolculuğundan kısa bir kesittir. Yolculuğu sadece dünya hayatına hasretmek dar bir bakış açısı olur. Bu kısa aralıkta Peygamber Efendimiz (asm) diğer peygamberler ile görüşmemiş olabilir. Ama ebed yolculuğunun diğer safhalarında hep önder, rehber ve imam olmuştur.
Peygamber Efendimiz (asm) ruhlar âleminde, berzah âleminde, mahşerde, sıratta, cennette, miraçta hep peygamberlerin imamı ve reisi idi. Bununla alakalı çok hadisler vardır.
Resulullah Efendimiz (asm) bedenen aramızda değildir, ama o halen bütün Müslümanların imamı ve reisidir; kıyamete kadar da böyle devam edecektir.
Resul-i Ekrem Efendimiz (asm) son peygamber olması, mucizeleri ve bütün sıfatlarıyla diğer peygamberlerden imtiyazlı olması, davetinin cihanşumül olması gibi hususiyetleri, onun (asm) makam ve mevki olarak diğer peygamberlerden daha üstün olduğunu gösteriyor.
Burada asıl nazara verilmek istenen husus Peygamber Efendimiz (asm)'ın Allah katındaki eşsiz makamıdır. Bu da onun (asm) ebed yolculuğunda bütün insanlığa önder ve imam yapmaktadır... Üstadımızın tabiriyle;
"Evet, o burhanın şahs-ı mânevîsine bak:
Sath-ı arz bir mescid, Mekke bir mihrap, Medine bir minber; o burhan-ı bâhir olan Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselâm bütün ehl-i imana imam, bütün insanlara hatip, bütün enbiyaya reis, bütün evliyaya seyyid, bütün enbiya ve evliyadan mürekkep bir halka-i zikrin serzâkiri; bütün enbiya hayattar kökleri, bütün evliya tarâvettar semereleri bir şecere-i nuraniyedir ki, herbir dâvâsını, mu’cizatlarına istinat eden bütün enbiya ve kerametlerine itimat eden bütün evliya tasdik edip imza ediyorlar." (Sözler, On Dokuzuncu Söz)
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar