"Çünkü iane ve tevfik, ibadete mukaddemedir." cümlesini izah eder misiniz? İane ve ibadet arasında nasıl bir ilişki vardır?
Değerli Kardeşimiz;
"Dördüncüsü, ibadetle istianenin ayrı ve müstakil maksatlar olduklarına işarettir."
"Bu iki fiili birbiriyle bağlayan münasebet, ücretle hizmet arasındaki münasebettir. Zira ibadet, abdin Allah'a karşı bir hizmetidir. İane de o hizmete karşı bir ücret gibidir. Veya mukaddeme ile maksud arasındaki alâkadır. Çünkü iane ve tevfik, ibadete mukaddemedir."(1)
İane ve tevfik, Allah’ın kullarına yardım ve imdat etmesidir.
İnsan, kulluk ile Allah’a karşı hizmet ediyor. Allah da bu hizmete karşılık, kudreti ile yardım ve kolaylık ihsan ediyor; tıpkı ücret ile hizmet arasındaki ilişki gibi. İnsan ibadete niyet ettiği zaman, Allah da ibadetin alt yapısını ihzar etmekle insana yardımda bulunuyor. Yirmi Dördüncü Söz'de denildiği gibi,
"... Ubûdiyet, mukaddeme-i mükâfat-ı lâhika değil, belki netice-i nimet-i sabıkadır. Evet, biz ücretimizi almışız; ona göre hizmetle ve ubûdiyetle muvazzafız."(2)
Mesela, bize varlığımızı, insanlığımızı, imanımızı, namaz kılacak şuuru ve bunun için gerekli şartları veren Allah'tır. Namaza niyet ettiğimiz zaman, namazın vukuunda gerekli binlerce şartı yaratıp hazırlayan Allah’tır.
Mesela ayağımız ve kolumuz felç olsaydı, namazın şartlarını yerine getiremeyecektik. Buna benzer yüzlerce şartı ve gücü hazırlayan ve yaratan Allah’tır. Bu da bir nevi ibadet hizmetinden önce Allah’ın kuluna bir iane ve yardımı hükmündedir.
Dipnotlar:
(1) bk. İşârâtü'l-İ'câz, Fâtiha Sûresi.
(2) bk. Sözler, Yirmi Dördüncü Söz, Beşinci Dal.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü