"Evet, bir zîhayatın cesedindeki zerrelerin herbir âzâya mahsus bir heyetle küme küme toplanıp dağılmadıkları ve sel gibi akan unsurların fırtınaları içinde vaziyetlerini muhafaza edip dağılmamaları..." paragrafını devamıyla izah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
Zerre; maddenin aslı ve en küçük parçası olan ve Latince de "atom", Arapçada "cüz-ü layetecezza" (bölünemeyen, ayrılamayan parça) diye isimlendirilen taneciklerdir.
Hücrenin aslı bu zerrelerden meydana geldiği gibi, hücrenin devamını sağlayan ve rızık olarak gönderilenler de yine bu zerrelerden meydana gelmektedir. Burada verilen mesaj; "birbirinden ayrı ve müstakil olan zerrelerin, nasıl bir araya gelip, sabitlenip başka varlıkları meydana getirdiği"dir.
Birbirinden uzak taşların bir araya gelip omuz omuza verip bir bina meydana getirmeleri, bir ustanın varlığını nasıl gösteriyorsa; canlı veya cansız varlıkları oluşturan atom taneciklerinin, hikmetli bir şekilde bir araya gelmeleri de başta Kayyumiyeti olmak üzere Allah’ın birçok ismine delalet ve şehadet ediyor.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar
Ağabeyim verdiğiniz cevap için teşekkür ederim. Allah razı olsun. "Herbir ceset muntazam bir tabur, herbir nevi muntazam bir ordu hükmünde" tabirini nasıl anlamalıyız? "Cesed, gelen zerrelere asker misal bir tabur iken her bir nevi muntazam bir ordu hükmünde" diye tabirler geçiyor. Bu "nevi" tabirinden Bedizzaman hazretleri bizim ne manayı keşfetmemizi istemiştir, Üstad orda ne anlatmak istemiştir?
Ceset, tabur olarak kabul ediliyor. Cesede ait her bir uzuv ise, taburdan daha küçük olan askeri birimler kabul edilerek, vücudu meydana getiren zerreler adeta birer askeri birim olarak bir araya gelip taburun alt birimler olan organları düzenli bir şekilde meydana getirmelerine dikkatimizi çekmektedir.
Nev' ise, herbir hayvan ve bitki çeşidini örnek vermemiz mümkündür. İnsan nevi, koyun nevi, papatya nevi ve hakeza... bu örnekler daha da çoğaltılabilir. İşte bu nevleri, temel azalarda, tam birbirine uygun bir şekilde meydana getiren zerreler, adeta bir komutanın emri ile yerlerini alıyorlar gibi, olması gereken varlığın vücudunu meydana getiriyorlar. Kısacası zerreler bir araya gelirken başıboş değiller, bir Amirin emriyle, bir Muridin iradesi ile bir Alilmin ilmiyle hareket ediyorlar ki, herbir zerre, olması gereken yere giderek varlığın ortaya çıkmasına vesile oluyorlar.
Konuyu şimdi daha iyi anladım. Allah sizlerden binlerce milyonlarca kez ebeden razı olsun