"Hata 20: Perakende halinde bulunan Nur Risaleleri. Cevap: …yüzler kâtibin aşk-ı imanî ve ilmî ile yazdıkları Nur Risalelerine perakende, ehemmiyetsiz parçalar namı verilmesi zâhir bir yanlıştır." Bu ifadeleri "aşk-ı imanî ve ilmî" ile açar mısınız?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Perakende, malların teker teker ya da birkaç parça durumunda azar azar satılmasına dayanan satış biçimidir, yani toptan satışın karşıtı oluyor. Ki Risale-i Nur Külliyatı, ticari kaygılarla yazılmış bir perakende malı değildir.

Risale-i Nurlar insanlığın manevi ihtiyaçlarını karşılamak için, yine manevi bir sofra olan Kur’an'dan nebaen eden bir nur bir rızktır. Bu Külliyatın hangi şartlar altında ve nasıl bir gayret ve samimiyet ile telif edildiğini bilemeyen ve göremeyen ahmak insanlar, ona basit bir ticari mal gibi bakıyorlar.

Oysa Risale-i Nurları yüz binlerce vatan evladı, aşk ile itina ile samimiyet ile telif etmişler ve tekniğe meydan okumuşlardır.

Risale-i Nur'u el ile yazıp altı yüz bin nüsha çoğaltan Isparta kahramanlarının, tekniğe meydan okuyup aleme Nurları ilan etmelerini sağır sultan bile duymuştur. Hâlen de o nüshalar hatıra olarak yayın evi arşivlerinde mahfuzdur.

Tarih böyle bir destan görmemiştir, adı sanı bilinmeyen Isparta köylüleri, gündüzleri tarla tapan işinde, akşamları ise mum ışıklarında Risale-i Nurları yazmışlardır. Bir kısmı hâlen hayattadırlar, gidip onlara sorulursa gözü yaşlı o günleri anlatırlar. Bu şartlarda, bu gönüllülük esası ile yazılan kitaplara "perakende" demek ucuzcu bir iftiradır.

“Aşk-ı imanî ve ilmî" ifadesi, Risale-i Nur'u el ile çoğaltan talebelerin hem imanına hem de Risale-i Nur'dan aldığı feyiz ile ilmi derelerine işaret ediyor.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yükleniyor...