"Hiçbir şey ona ağır gelmediğini ve en büyük şey, en küçük şey gibi onun kudretine ağır gelmediğini ve hadsiz efrat bir tek fert gibi o kudrete kolay geldiğini... " Bu cümleyi, metinde işaret edilen Lokman Suresinin 28. ayeti ile birlikte açar mısınız?
Değerli Kardeşimiz;
"Sizin yaratılmanız ve öldükten sonra tekrar diriltilmeniz, ancak bir tek insanı yaratmak ve diriltmek gibidir. …" (Lokman, 31/28)
Âdem babamız yaratıldığında onun bedeninde bir beyin, bir kalp,.., iki el, iki ayak,.., vazife görüyordu. Şimdi dünya nüfusu yedi milyarı buldu, yedi milyar beyin, yedi milyar kalp, on dört milyar el ve bir o kadar ayak hizmete girmiş bulunuyor. Bu yedi milyarın yaratılmasının bir tek insan kadar kolay olduğu gözle görülecek kadar açıktır. Nitekim rakamın büyümesiyle organların faaliyetlerinde hiçbir azalma olmuyor.
Bu rakamı büyüterek kıyamete kadar yaratılacak bütün insanlara teşmil edelim, hepsinin yaratılmaları ve idare edilmeleri bir insan kadar kolay olacaktır. Bunu her akıl rahatlıkla kabul eder.
Rum suresi 50. ayet-i kerimesi bu hakikatin en açık bir delilini gösteriyor:
"Allah’ın rahmetinin eserlerine bak! Yeryüzünü ölümünden sonra nasıl diriltiyor. Şüphe yok ki o, ölüleri de elbette diriltecektir. O, her şeye hakkıyla gücü yetendir."
Her şeye gücü yeten Cenâb-ı Hak için, kışın ölen bütün bitkilerin baharda yeniden yaratılması, bir tek bitkinin, mesela bir çiçeğin yaratılması kadar kolay olduğu gibi, bütün insanları yaratmak ve ölümlerinden sonra diriltmek de yine bir tek insanı yaratmak ve diriltmek kadar kolaydır. Zira, ayetin sonunda da ifade edildiği gibi “Allah her şeye kadirdir.” Bu “şey” bir insan da olabilir, bütün insanlar da... Bir atom da olabilir, bütün yıldızlar da... O sonsuz kudret nazarında ne büyükle küçüğün farkı vardır ne de bir şeyle her şeyin... "En büyük şey, en küçük şey gibi" ve "hadsiz efrad bir tek fert gibi"dir...
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü