"Nev-i insandan dahi makasıd-ı rububiyetine tevafuk eden..." İzah eder misiniz?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

"Ve madem, nasıl ki Kâinatın Sahibi, kâinattan zemini ve zeminden nev-i insanı intihap edip gayet büyük bir makam, bir ehemmiyet vermiş.Öyle de nev'-i insandan dahi makasıd-ı rububiyetine tevafuk eden ve kendilerini iman ve teslim ile ona sevdiren hakiki insanlar olan enbiya ve evliya ve asfiyayı intihab edip kendine dost ve muhatab ederek, onları mucizeler ve tevfikler ile ikram ve düşmanlarını semavi tokatlar ile tazib ediyor..." (Şualar, Dokuzuncu Şua)

Rububiyet Allah’ın kâinatı belli bir maksat ve amaç için çekip çevirip sevk ve idare etmesi anlamına geliyor.

Mesela güneşin belli bir yörünge etrafında döndürülmesinin amacı yeryüzünde hayatın devam ettirilmesidir. Hayatın devam ettirilmesinin amacı insanların hayatının idame ettirilmesidir. İnsanların hayatının idame ettirilmesinin amacı da insanların iman ile Allah’ı tanıması ibadet ile kendini Ona sevdirmesidir.

“Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.” (Zâriyât, 51/56)

“Makasıd-ı rububiyet” kâinatın ve içindekilerin yaratılış amaç ve hikmetlerinin tamamına işaret eden geniş ve kapsamlı bir tabirdir. Allah’ın kâinatı ve insanı neden yarattığını da yukarıda vermiş olduğumuz ayet açık bir şekilde ifade etmektedir.

Rububiyetin en büyük özelliği iman ile kendini sevdirenleri taltif edip himaye etmek, küfür ve isyan ile düşmanlık edenleri tazir edip cezalandırmaktır. Yani Rububiyetin temel iki enstrümanı ödül ve cezadır. İman ile itaat edenleri ödüllendirir, küfür ile isyan edenleri cezalandırır. Bu rububiyetin değişmez bir kuralıdır.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

BENZER SORULAR

Yükleniyor...