Âsım Beyin fıkrasıdır.

Otuz Birinci Mektubun Dördüncü Lem’ası olan Minhâcü’s-Sünne, elhak çok kıymettar ve emsâli bulunmayan bir risale-i şerifedir. Takdir ve tahsine bihakkın elyak, medih ve senâya şâyeste olup, ne kadar medhedilse yine azdır. Her gören ve her okuyan ve dinleyen meftun oluyor. Hattâ meşrepçe Alevîlik, Sünnîlik cihetinde müfrit olanlar bile, son derece takdir etmektedirler. Müfrit meşreplerin birbirine karşı adamları dahi, hiç itiraz edemeyip münakaşa kapısı açamıyorlar.
Âsım

• • •
Önceki Risale: ( 194 ) / Sonraki Risale: ( 196 )
Ekranı Genişlet
Lügat Listesi

Lügatler :

âmin : Allah’ım kabul eyle
beyan eden : açıklayan
beyanat : açıklamalar, ifadeler
bihakkın : hakkıyla, gerçek anlamıyla
Cenâb-ı Hak : Hakkın tâ kendisi olan sonsuz şeref ve yücelik sahibi Allah
cihet : yön, taraf
ecr-i kesîr : bol ücret, mükâfat
elhak : gerçekten
elyak : en lâyık olan
emsâl : benzer, denk
fıkra : kısa yazı, bölüm
hakikat : doğru, gerçek
hazret : saygıdeğer; saygı, hürmet maksadıyla büyüklere verilen ünvan
ihsan etme : bağışlama, verme
istifade etmek : faydalanmak
kıymettar : kıymetli, değerli
medhedilme : övülme
medih : övgü
meftun olma : tutulma, aşık olma
meşrep : hareket tarzı, metot
Minhâcü’s-Sünne : sünnet yolu, metodu; Peygamberimizin (a.s.m.) sünnetine uymanın önemini anlatan Dördüncü Lem’a
minnettarane : minnet duyarak, yapılan bir iyiliğe karşı teşekkür hissi taşıyarak
müfrit : bir meselede aşırıya giden
münakaşa : tartışma
noksaniyet : eksiklik
risale-i şerife : şerefli, kıymetli risale; Risale-i Nur’dan herhangi bir bölüm
senâ : övgü
şâyeste : yaraşır, lâyık
tahsin : güzel bulma
takdir etmek : değer vermek
takdir : övgü
tefeyyüz etme : feyizlenme, feyiz alma
Yükleniyor...