İkinci bir Sabri olan Ali Efendinin bir fıkrasıdır.

Sözler öyle hâzık bir doktordur ki, gözsüzlere hidayet-i Hakla göz, ve kalbsizlere inhidam-ı kat’iyeye uğramamış ise, kalb ve şuurunda çatlaklık yoksa tenvirle düşünceye sevk, ve “nereden, nereye, necisin?” suâl-i müşkilin halliyle insanlığın iktiza ettiği insaniyeti bahşediyor.
Ali

• • •
Önceki Risale: ( 29 ) / Sonraki Risale: ( 31 )
Ekranı Genişlet
Lügat Listesi

Lügatler :

bahr-i muhît-i Nur : Nur okyanusu
fıkra : kısa yazı
hâhiş : istek, arzu
hâl : çözüm, çözümleme
hâzık : mesleğinde ihtisas sahibi, maharetli, uzman
hidayet-i Hak : herşeyi hakkıyla yaratan, varlığı hak olan ve her hakkın sahibi olan Allah’ın doğru yola iletmesi
iktiza etme : gerektirme
inâyet : lütuf, yardım, bağış
inhidam-ı kat'iye : kesin hezimet, bozulma
insaniyet : insanlık
kanaat : görüş, fikir
muayyen : belirli, belirlenmiş
mukabil : karşılık
müddet : süre
mütecaviz : aşan, geçen
mütehayyir : kararsız, şaşkın
mütereddit : tereddütlü
namında : adında
sabıkan : bundan önce
sâî bulunma : çalışma
semere : meyve
sermaye-i ticaret : ticaretin kazandırdığı servet; manevî sermaye
sevk : yönlendirme
seyr ü seyahat : gezi ve yolculuk
Sözler : Risale-i Nur için kullanılan diğer bir ad
suâl-i müşkil : zor soru
şevk : şiddetli arzu ve istek
taallüm : öğrenme
tahallûk : ahlâklanma
tarik : yol
tedriç : azar azar, derece derece
tefeyyüz : feyiz alma, mânevî zenginlik kazanma
tekemmül : ilerleme, mükemmelleşme
telezzüz : lezzet alma, tat alma
tenevvür : nurlanma, aydınlanma
tenvir : aydınlatma
tergib : arzu ve istek uyandırma, şevklendirme
umum : bütün
zemin : yer
Yükleniyor...