Metindeki Lügatları


Lügat Listesi
Lügatler :
âciz : güçsüz, zayıf
âhiret : öteki dünya, öldükten sonraki sonsuz hayat
âli : yüksek, yüce
beyan : açıklama, anlatım
cidden : gerçekten
Elhamdü lillâhi teâlâ : hamd ve şükür yalnızca yüce olan Allah’a mahsustur
esrar-ı Kur’âniye : Kur’ân’ın sırları
eşşükrü lillâhi teâlâ : şükür, teşekkür ve minnet yalnızca yüce olan Allah’a aittir
fevkinde : üstünde
hamd : şükür ve övgülerini sunma
heyhat : yazık, çok yazık
hizmetkâr : hizmetçi
hulûs : halislik, samimiyet
hususat : hususlar, konular
ikmal : tamamlama
inâyet-i Samedânî : Kendisi hiçbir şeye muhtaç olmadığı halde herşeyin Kendisine muhtaç olduğu Allah’ın yardımı
inşaallah : Allah dilerse
İslâm olma : Müslüman olma
kâfi : yeterli
kifâyet : yeterli olma
kudret : güç, iktidar
liyâkat : lâyık olma
lütuf : iyilik, ikram, bağış
mahzâ : tam, katıksız
mefhum : bir sözden çıkarılan mânâ
Mevkıf : bölüm, kısım
Mirâc : Peygamberimizin Allah’ın huzuruna yükseldiği ve bütün kâinatı gezdiği yolculuk; Risale-i Nur’da bu konuyu ele alan Otuz Birinci Söz
musahib : sohbet eden, arkadaş
muvaffak olmak : başarmak
necm-i nur-efşân : aydınlık saçan yıldız
niam-ı Sübhaniye : Zâtında, sıfatında ve işlerinde eksiksiz ve kusursuz olan Allah’ın nimetleri
sâfiyet : saflık, arınmış olarak
sıfrü’l-yed : mahrum, eli boş
şükür : Allah’a karşı minnet duyma, teşekkür etme
takdir etmek : belirlemek
tavsif : vasıflandırma, niteleme, özelliklerini anlatma
tevfîk-i Hüdâ : Allah’ın yardımı
ziyade : çok
âhiret : öteki dünya, öldükten sonraki sonsuz hayat
âli : yüksek, yüce
beyan : açıklama, anlatım
cidden : gerçekten
Elhamdü lillâhi teâlâ : hamd ve şükür yalnızca yüce olan Allah’a mahsustur
esrar-ı Kur’âniye : Kur’ân’ın sırları
eşşükrü lillâhi teâlâ : şükür, teşekkür ve minnet yalnızca yüce olan Allah’a aittir
fevkinde : üstünde
hamd : şükür ve övgülerini sunma
heyhat : yazık, çok yazık
hizmetkâr : hizmetçi
hulûs : halislik, samimiyet
hususat : hususlar, konular
ikmal : tamamlama
inâyet-i Samedânî : Kendisi hiçbir şeye muhtaç olmadığı halde herşeyin Kendisine muhtaç olduğu Allah’ın yardımı
inşaallah : Allah dilerse
İslâm olma : Müslüman olma
kâfi : yeterli
kifâyet : yeterli olma
kudret : güç, iktidar
liyâkat : lâyık olma
lütuf : iyilik, ikram, bağış
mahzâ : tam, katıksız
mefhum : bir sözden çıkarılan mânâ
Mevkıf : bölüm, kısım
Mirâc : Peygamberimizin Allah’ın huzuruna yükseldiği ve bütün kâinatı gezdiği yolculuk; Risale-i Nur’da bu konuyu ele alan Otuz Birinci Söz
musahib : sohbet eden, arkadaş
muvaffak olmak : başarmak
necm-i nur-efşân : aydınlık saçan yıldız
niam-ı Sübhaniye : Zâtında, sıfatında ve işlerinde eksiksiz ve kusursuz olan Allah’ın nimetleri
sâfiyet : saflık, arınmış olarak
sıfrü’l-yed : mahrum, eli boş
şükür : Allah’a karşı minnet duyma, teşekkür etme
takdir etmek : belirlemek
tavsif : vasıflandırma, niteleme, özelliklerini anlatma
tevfîk-i Hüdâ : Allah’ın yardımı
ziyade : çok
Bizler ki, Elhamdü lillâhi teâlâ, âhiret kardeşiniz, Kur’ân hizmetinde âciz hizmetkârınız, esrar-ı Kur’âniyenin beyanında, eşşükrü lillâhi teâlâ, “Ashab-ı Kehf” gibi musahibiniziz. Liyâkat ve kifâyetimizin çok fevkinde mahzâ bir lütuf ve inâyet-i Samedânî olarak talebeniz bulunuyoruz. Bundaki niam-ı Sübhaniyeye hamd ve şükürden âciz bulunuyoruz.
Hulûsi
• • •



Lügatler :
âciz : güçsüz, zayıf
âhiret : öteki dünya, öldükten sonraki sonsuz hayat
âli : yüksek, yüce
beyan : açıklama, anlatım
cidden : gerçekten
Elhamdü lillâhi teâlâ : hamd ve şükür yalnızca yüce olan Allah’a mahsustur
esrar-ı Kur’âniye : Kur’ân’ın sırları
eşşükrü lillâhi teâlâ : şükür, teşekkür ve minnet yalnızca yüce olan Allah’a aittir
fevkinde : üstünde
hamd : şükür ve övgülerini sunma
heyhat : yazık, çok yazık
hizmetkâr : hizmetçi
hulûs : halislik, samimiyet
hususat : hususlar, konular
ikmal : tamamlama
inâyet-i Samedânî : Kendisi hiçbir şeye muhtaç olmadığı halde herşeyin Kendisine muhtaç olduğu Allah’ın yardımı
inşaallah : Allah dilerse
İslâm olma : Müslüman olma
kâfi : yeterli
kifâyet : yeterli olma
kudret : güç, iktidar
liyâkat : lâyık olma
lütuf : iyilik, ikram, bağış
mahzâ : tam, katıksız
mefhum : bir sözden çıkarılan mânâ
Mevkıf : bölüm, kısım
Mirâc : Peygamberimizin Allah’ın huzuruna yükseldiği ve bütün kâinatı gezdiği yolculuk; Risale-i Nur’da bu konuyu ele alan Otuz Birinci Söz
musahib : sohbet eden, arkadaş
muvaffak olmak : başarmak
necm-i nur-efşân : aydınlık saçan yıldız
niam-ı Sübhaniye : Zâtında, sıfatında ve işlerinde eksiksiz ve kusursuz olan Allah’ın nimetleri
sâfiyet : saflık, arınmış olarak
sıfrü’l-yed : mahrum, eli boş
şükür : Allah’a karşı minnet duyma, teşekkür etme
takdir etmek : belirlemek
tavsif : vasıflandırma, niteleme, özelliklerini anlatma
tevfîk-i Hüdâ : Allah’ın yardımı
ziyade : çok
âhiret : öteki dünya, öldükten sonraki sonsuz hayat
âli : yüksek, yüce
beyan : açıklama, anlatım
cidden : gerçekten
Elhamdü lillâhi teâlâ : hamd ve şükür yalnızca yüce olan Allah’a mahsustur
esrar-ı Kur’âniye : Kur’ân’ın sırları
eşşükrü lillâhi teâlâ : şükür, teşekkür ve minnet yalnızca yüce olan Allah’a aittir
fevkinde : üstünde
hamd : şükür ve övgülerini sunma
heyhat : yazık, çok yazık
hizmetkâr : hizmetçi
hulûs : halislik, samimiyet
hususat : hususlar, konular
ikmal : tamamlama
inâyet-i Samedânî : Kendisi hiçbir şeye muhtaç olmadığı halde herşeyin Kendisine muhtaç olduğu Allah’ın yardımı
inşaallah : Allah dilerse
İslâm olma : Müslüman olma
kâfi : yeterli
kifâyet : yeterli olma
kudret : güç, iktidar
liyâkat : lâyık olma
lütuf : iyilik, ikram, bağış
mahzâ : tam, katıksız
mefhum : bir sözden çıkarılan mânâ
Mevkıf : bölüm, kısım
Mirâc : Peygamberimizin Allah’ın huzuruna yükseldiği ve bütün kâinatı gezdiği yolculuk; Risale-i Nur’da bu konuyu ele alan Otuz Birinci Söz
musahib : sohbet eden, arkadaş
muvaffak olmak : başarmak
necm-i nur-efşân : aydınlık saçan yıldız
niam-ı Sübhaniye : Zâtında, sıfatında ve işlerinde eksiksiz ve kusursuz olan Allah’ın nimetleri
sâfiyet : saflık, arınmış olarak
sıfrü’l-yed : mahrum, eli boş
şükür : Allah’a karşı minnet duyma, teşekkür etme
takdir etmek : belirlemek
tavsif : vasıflandırma, niteleme, özelliklerini anlatma
tevfîk-i Hüdâ : Allah’ın yardımı
ziyade : çok