Kahraman Nazif’in ve Yâkub Cemal’in, şimâl-i garbîde, üç devletin Kur’ân’ı kabul etmesi Zülfikar’ın intişarına tevafuku; ve geçen sene, “Zülfikar çıkarsa, dahilen ve haricen büyük fütuhata vesile olacak” hükmünü tasdik etmesi büyük bir fa’l-i hayırdır diye, biz de o iki kardeşimizin kanaatine iştirak ediyoruz. Bu fırtınalı ve ilhadlı asırda, biri gizli Alman, üçü âşikâr devletlerin, beşerin bu asırda Kur’ân’a şiddet-i ihtiyacını hissetmesi ve bilfiil kabul etmesi büyük bir hâdise-i Kur’âniyedir. Değil üç devlet, belki yalnız on meşhur adam, on feylesof dahi, birden, uzak memleketlerde Kur’ân’ı tasdik etmesi, bizlere ve âlem-i İslâma büyük bir müjde ve avam-ı ehl-i imana büyük bir kuvve-i mâneviye temin eder.
• • •
Önceki Risale: ( 165 ) / Sonraki Risale: ( 167 )
Ekranı Genişlet
Lügat Listesi

Lügatler :

âhir : son
âlem-i İslâm : İslâm dünyası
âşikâr : açıkça
avam-ı ehl-i iman : Allah’a inanan halk, mü’minler
berâ-yı malûmat : bilgi vermek için
beşer : insan
bilfiil : fiilen, uygulamada
bilhassa : özellikle
Cenâb-ı Hak : Hakkın ta kendisi olan sonsuz şeref ve yücelik sahibi Allah
dahilen : içerden
Dahiliye Vekili : İçişleri Bakanı
dostane : dostça
fa’l-i hayır : hayırlı iş, faaliyet
feylesof : filozof; felsefe ile uğraşan
fütuhat : fetihler, zaferler, başarılar
hâdise-i Kur’âniye : Kur’ân hâdisesi
hadsiz : sonsuz
haricen : dışarıdan
hasbihal : konuşma, sohbet etme
ilhad : dinsizlik, inkâr
intişar : yayılma
iştirak etmek : katılmak
kâtib-i umumi : genel sekreter
kemâl-i teslimiyet : tam bir teslimiyet
kuvve-i mâneviye : mânevî güç, moral
leffen : ekli, bitişik
mahdum : evlât; çocuk (asil kimselerin çocukları için kullanılır)
meb’us : milletvikili; gönderilmiş, görevli
mevzu : konu
miralay : albay
müfettiş-i umumî : genel müfettiş
mütedeyyin : dinin emirlerini eksiksiz yerine getiren, dindar
pususî : özel
risale : küçük çaplı kitap; Risale-i Nur’un bölümleri
suret : biçim; nüsha kopya
şiddet-i ihtiyac : ihtiyacın şiddeti, ihtiyacın şiddeti
şimâl-i garbî : kuzeybatı
şükür : Allah’a karşı minnet duyma, teşekkür etme
temin etmek : sağlamak
tevafuk : denk gelme, uygunluk
Zülfikar : Üstad Bediüzzaman’ın Kur’ân’a ve Peygamberimize (a.s.m.) dair bir eseri
Yükleniyor...