Aziz, sıddık kardeşlerim; Merhum Şehid Hafız Ali’nin (r.h.) kitaplarıyla beraber bana gelen mübareklerin pehlivanı ve Abdurrahman’ların kahramanı büyük ruhlu Küçük Ali’nin Sikke-i Tasdîk-i Gaybî nâmındaki mecmuası çok güzel ve münasiptir. Fakat Lâhikada ve bilhassa Emirdağı parçasında, Risale-i Nur’un kerametlerine alâkadar zelzele ve yağmur ve kuşlar bahisleri gibi daha münasip gördüğünüz mektuplar o Sikke’nin âhirine girse, daha güzel olur. Bu münasebetle, mübarekler heyetinin bayramlarını tekrar tebrikle Küçük Ali’ye bin bârekâllah derim.
Safranbolu bahadırı fedakâr Mustafa Osman’ın buradaki şakirtlere gönderdiği güzel mektubu okudum. Bu zât dahi Hasan Feyzi gibi fevkalâde sadakatini ve hüsn-ü zannını edîbane yazmış, fakat Risale-i Nur’un şahs-ı mânevîsi yerine bana haddimden çok ziyade makam vermiş. Üstadını, kendi parlak âyinesinde çok parlak görmüş. Ben de onun o hüsn-ü zannını bir mânevî dua yerinde kabul ettim. Hem onun, hem civarındaki kardeşlerimizin bayramlarını tebrik ederiz.
Safranbolu bahadırı fedakâr Mustafa Osman’ın buradaki şakirtlere gönderdiği güzel mektubu okudum. Bu zât dahi Hasan Feyzi gibi fevkalâde sadakatini ve hüsn-ü zannını edîbane yazmış, fakat Risale-i Nur’un şahs-ı mânevîsi yerine bana haddimden çok ziyade makam vermiş. Üstadını, kendi parlak âyinesinde çok parlak görmüş. Ben de onun o hüsn-ü zannını bir mânevî dua yerinde kabul ettim. Hem onun, hem civarındaki kardeşlerimizin bayramlarını tebrik ederiz.
• • •