Aziz kardeşim; Senin mektuplarını iyi gördüm. Fakat şimdiki gazeteciler ve baştakiler, hakikatleri tam takdir edemiyorlar. Hem Risale-i Nur yalvarmaz; onlar yalvarmalı ve aramalı. Ve kıymetini takdir edip müşteri olduktan sonra onların yardımını kabul eder.

Hem şimdi nazar-ı dikkati Risale-i Nur şakirtlerine celb etmemek münasiptir diye düşünüyorum. Fakat yedi sene Harb-i Umumîye bakmayan ve yirmi beş sene gazeteleri okumayan, dinlemeyen bu kardeşinizin fikri, bu meselede sorulmaz. Asıl fikir sahibi, sizler ve Risale-i Nur’un has şakirtleri ve müdakkik nâşirleri, meşveretle, hususan Ispartadakilerle, maslahat ne ise yaparsınız.

Senin bu güzel mektubunu Lâhikaya yazdık. Risale-i Nur’un Lahika Risalesinde Feyzi ile Emin ehemmiyetli mevki kazanmışlar; acaba ne haldedirler? O ehemmiyetli mevkie muvafık vaziyete muvaffak oluyorlar mı? Kederleri yok mu?

Hem, hapishanede hakikaten merdane ve fedakârane istirahatime çalışan ve on sene şahsıma hizmet kadar beni minnettar eden Taşköprülü Sadık ve Hilmi ve İhsan ne haldedirler? Ve o civarda, hususan İnebolu’daki kardeşlerimi unutamıyorum; beni merak etmesinler. Risale-i Nur’un bazı ara sıra bazı yerlerde tevakkufuna mukabil, pek tesirli ve ehemmiyetli bir tarzda perde altında fütuhatı var. Telâş etmesinler; ihtiyat ile beraber sebat, metanet ve yazıda devam etsinler. Umuma binler selâm ve dua ediyoruz.
• • •
Önceki Risale: ( 67 ) / Sonraki Risale: ( 69 )
Ekranı Genişlet
Lügat Listesi

Lügatler :

inşikak : bölünme, ayrılma
mukabele : karşılık
ihtiyat : önlem alma, tedbirli hareket etme
vehham : aşırı derecede vehimli, kuruntulu
tahakkuk : gerçekleşme
hafiye : gizli çalışan, casus
ıslah : düzeltme, iyileştirme
medrese : Risale-i Nur’un okunduğu yer, okul
tesanüd : dayanışma
şakirt : öğrenci, talebe
hizmet-i imaniye : iman hizmeti
dâim : devam eden, devamlı
muvaffak : başarılı
tâife : grup, topluluk
hakikat : asıl, gerçek, doğru
kanaat : görüş, fikir
aziz : çok değerli, izzetli
takdir etme : kıymet ve değerini bilme, anlama
nazar-ı dikkat : dikkat içeren bakış
celb etme : çekmek
Harb-i Umumî : Dünya Savaşı
has şakirtler : özel talebeler; Üstadın çok değer verdiği, ilk sıradaki talebeler
müdakkik : dikkatli bir şekilde araştıran
nâşir : neşreden, yazıp yayan
meşveret : işlerin istişâre, danışma ve görüşme yoluyla halledilmesi; meclis
maslahat : fayda, yarar
Lâhika Risalesi : Yirmi Yedinci Mektup olan Barla, Kastamonu ve Emirdağ Lâhikaları
mevki : konum
Yükleniyor...