بِاسْمِهِ سُبْحَانَهُ 1

Üstadımız der: Benimle görüşmek isteyen aziz kardeşlerime beyan ediyorum ki:

“İnsanlarla görüşmeye zaruret olmadıkça tahammülüm kalmadığından, hem şimdi tesemmümden, zâfiyetten, ihtiyarlıktan ve hasta bulunmuş olmaktan dolayı fazla konuşamıyorum. Buna mukabil, kat’iyen size haber veriyorum ki, Risale-i Nur’un herbir kitabı bir Said’dir. Siz hangi kitaba baksanız, benimle karşı karşıya görüşmekten on defa ziyade hem fâidelenir, hem hakikî bir surette benimle görüşmüş olursunuz. Ben şuna karar vermiştim ki, Allah için benimle görüşmek isteyenleri, görüşmediklerine bedel, her sabah okuduklarıma, dualarıma dahil ediyorum ve etmekte devam edeceğim.”

Şimdi bir iki aydır Üstadımız bir hizmetkârıyla dahi konuşamıyor. Konuştuğu vakit bir hararet başlıyor. Bunun hikmetini bir ihtara binaen söyledi ki: “Risale-i Nur bana hiç ihtiyaç bırakmıyor. Konuşmaya lüzum kalmadı. Hem ben âciz şahsımla, binler dostlarımdan yirmi otuz dostla konuşabilirim. Yirmi adamın hatırı için binler adamın hatırını rencide etmemek için konuşmaktan men edildim ihtimali kavîdir. Hususî görüşmediğim için mâzur görsünler. Hattâ bayramda musafaha etmek ve ona bakmaya tahammül edemiyor. HAŞİYE Onun için hatırları kırılmasın.”
• • •

Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler:

1 : Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah’ın adıyla.
HAŞİYE : Şimdi hem Ankara, hem İstanbul, hem Samsun, hem Antalya Risale-i Nur’un neşrine başladığı cihetle, gizli din düşmanı komiteler o neşriyata karşı bir evham vermemek için, şimdilik has dostları da kabul etmemeye mecbur oldu. Tâ, Sözler’in tab’ı tamam oluncaya kadar.
Önceki Risale: ( 115 ) / Sonraki Risale: ( 117 )
Ekranı Genişlet
Lügat Listesi

Lügatler :

âciz : güçsüz
aziz : çok değerli, izzetli
beyan etmek : açıklamak
binaen : dayanarak
evham : kuruntular, şüpheler
hadsiz : sınırsız, sonsuz
haşiye : dipnot
hikmet : sır, gaye
kavî : kuvvetli
komite : belirli bir amaç için bir araya gelen ve faaliyet gösteren topluluk
men edilme : yasaklanma
mukabil : karşılık
musafaha etmek : el sıkışmak
neşir : yayma
neşriyat : yayın, yayınlama
sürur : mutluluk
şükür : Allah’a karşı minnet duyma, teşekkür etme
tab : baskı, basma
tesemmüm : zehirlenme
zâfiyet : güçsüzlük, dermansızlık
zaruret : zorunluluk, mecburiyet
Yükleniyor...