بِاسْمِهِ سُبْحَانَهُ 1

Halk Fırkası iktidar partisi iken Üstadımıza yapılan eşedd-i zulüm ile yüzer kanunsuz işkencelerinden birinci nümunesi: Zemin yüzünde bu asırdaki kadar misli görülmeyen bir zındıka cereyanının plânlarıyla Üstadımıza yirmi beş senedir istibdad-ı mutlak ile yapılan zulmün bir nümunesi şudur ki:

Nefes almak üzere kapalı arabayla kırlara gitmek için dışarıya çıktığı zaman, buranın büyük bir memuru kıyafetine ilişmek istemiş. Bu beş cihette kanunsuz ve beş vecihle vicdansızlık olan hadsiz cür’etkârlığa karşı deriz ki:

Padişahın küçük bir tahakkümüne tahammül edemeyen ve Meşrutiyet ilânında ve Divan-ı Harb-i Örfîde mahkeme reisi Hurşid Paşaya ve mahkeme âzâlarına cevaben, “Eğer Meşrutiyet bir fırkanın istibdadından ibaret ise, bütün ins ve cin şâhid olsun ki ben mürtecîim. Şeriatın birtek meselesi uğrunda bin ruhum olsa fedaya hazırım” diyen ve Meclis-i Meb’usanda Mustafa Kemal’e karşı, “Namaz kılmayan hâindir, hâinin hükmü merduttur” söyleyen ve İslâmî kıyafeti kat’iyen ve asla tebeddül etmeyen ve kıyafetine ilişmek isteyen ve sonra kendi kendini öldürmekle tokadını yiyen Nevzat isminde Ankara Valisine, “Bu sarık bu başla beraber çıkar” tarzında konuşarak boynunu göstermesiyle dokunulmayan bir zata, hem Isparta, hem Eskişehir, hem Denizli mahkemeleri dahi başını açtırmadıkları ve—son Afyon Mahkemesi müstesna—binlerce halk ve yirmi polislerin bulunduğu sıralarda bile başını açması ihtar edilmediği ve münzevî olduğu halde, o düşüncesiz memurların mânâsız ihanet için müdahale niyeti, doğrudan doğruya anarşilik hesabına vatan ve millete tehlike getirmeye çalışmaktır. Ve bütün bütün kanunsuz olmakla beraber, senelerden beri emsaline rastlanmamış, bir feragat-ı nefs ve fedakârlıkla en ağır şerait altında yüz otuz parçadan müteşekkil muazzam ve harika eser külliyatıyla vatan ve milletin mânevî kurtuluşunu temin eden böyle bir zâta bu tarzda ilişmek, elbette millet ve gençliğin mahv u perişan olmasına gayret eden gizli vatan düşmanlarına yardım etmek ve âlet olmaktır. Afyon’da bir-iki mütemerrid, bir zındık masonun iştirak ve teşvikiyle, o insanın bu tarz ihanet etmek fikrine, hiçbir ihaneti kabul etmeyen Üstadımızın tahammül etmesinden ve ehemmiyet vermediğinden şu hakikati kat’iyen anladık ki, bu vatan ve millete kendi yüzünden bir zarar gelmemesi için haysiyetini, şerefini, nefsini, ruhunu, rahatını dahi feda etmiştir.
Konyalı Zübeyir

• • •

Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler:

1 : Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah’ın adıyla.
Önceki Risale: ( 13 ) / Sonraki Risale: ( 15 )
Ekranı Genişlet
Lügat Listesi

Lügatler :

âzâ : üye
cevaben : cevap olarak
cür’etkârlık : düşüncesizce, saygıyı aşan davranış
emsal : benzerler
feragat-ı nefs : kendi hakkından vazgeçme
fırka : grup, parti
hadsiz : sayısız, sınırsız
hâin : hıyanet eden, nankörlük eden
hakikat : asıl, esas, gerçek
haysiyet : itibar, şeref
ibaret : meydana gelen, oluşan
ihanet : haksız yere hakaret etme, aşağılama
ins : insan
istibdad : baskı ve zulüm
iştirak : katılma, ortak etme
külliyat : bir yazarın bütün eserleri
mahv u perişan olma : yok olma, perişan olma
Meclis-i Meb’usan : Millet Meclisi
merdut : reddedilmiş, geri çevrilmiş
muazzam : azametli, çok büyük
müdahale : karışma
münzevî : bir köşeye çekilip ibadetle uğraşan, vaktini ibadetle geçiren
mürtecî : geriye gitmek isteyen; gerici
müstesna : seçkin
mütemerrid : inatçı
müteşekkil : meydana gelmiş, oluşmuş
nefis : can, bir kimsenin kendisi
şerait : şartlar
şeriat : Allah tarafından bildirilen hükümlerin hepsi
tahakküm : baskı, zorbalık
tahammül etmek : katlanmak, dayanmak
tebeddül etmek : değişmek
temin eden : sağlayan
teşvik : kışkırtma, cesaretlendirme
vecih : yön, taraf
zındık : dinsiz
Yükleniyor...