بِاسْمِهِ سُبْحَانَهُ 1

Aziz, muhterem kardeşimiz Tahsin Bey; Leyle-i Kadrinizi tebrik eder, muvaffakiyetler dileriz. Üstadımız size hususî selâm ediyor. Dedi ki: “Tahsin’in neşrettiği Tarihçe-i Hayat yirmi büyük mecmua kadar fâide verdi, fütuhat yaptı. Şimdi bir parça ilişmelerine kat’iyen merak etmesin. Nazar-ı dikkati celb ettiği için, büyük bir ilânname hükmüne geçti. Şimdiye kadar nasıl ki yirmi senedir yirmi büyük mecmua perde altında intişar etmesiyle çok büyük fütuhata medar oldu. Tarihçe-i Hayat’ın da perde altında intişarı inşaallah aynı neticeyi verecek.”

Saniyen: Madem Cenâb-ı Hak sizi Ankara’da Risale-i Nur’un başkumandanı olarak ihsan etmiş; Risale-i Nur’un, Kur’ân’ın kırk vech-i i’câzından bir vechi olan nazmını beyan eden İşârâtü’l-İ’câz tefsirinin neşri de size müyesser oldu. O veçh-i nazım yedi kısımdır. Bir kısmı tevafukattır. Tevafukatın bir nevi de Lâfza-i Celâlde görülen zahir tevafukattır. İşte, mu’cizatlı Kur’ân’ımız bu tevafukatı gösteriyor. İnşaallah bu mu’cizatlı Kur’ân’ın neşri ve tab’ı da size nasib olacak.

Evvelce Üstadımız on bin lira size göndermişti. Şimdi de Kur’ân’ın âyetlerine tam muvafık olarak altı bin altı yüz altmış altı lirayı ki bu para, talebelerin iki senelik tayınatından fazla kalan paradır—bunda bir sırr-ı azîm var, aynı altın para gibi mübarektir. Başkasına sarf etmemek lâzımdır. Size bazı Kur’ân’ın cüzleriyle birlikte gönderiyoruz ve pek çok selâm ediyoruz.
2 اَلْبَاقِى هُوَ الْبَاقِى
Kardeşleriniz
Tâhirî, Zübeyir, Ceylân, Sungur

• • •

Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler:

1 : Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah’ın adıyla.
2 : Bâkî olan sadece Odur.
Önceki Risale: ( 145 ) / Sonraki Risale: ( 147 )
Ekranı Genişlet
Lügat Listesi

Lügatler :

aziz : çok değerli, izzetli
beyan eden : açıklayan, izah eden
Cenâb-ı Hak : Hakkın ta kendisi olan şeref ve yücelik sahibi Allah
fütuhat : fetihler, zaferler
ihsan etmek : bağışlamak
ilânname : duyuru, ilân yazısı
intişar : yayılma
Lâfza-i Celâl : Allah kelimesi
mahzun : hüzünlü
mecmua : kitap; belli bir konuda yazılan yazıların bir aray toplanmasından oluşan kitapçık
medar olmak : vesile olmak
medâr-ı sürur : mutluluk, sevinç kaynağı
mu’cizatlı : mu’cizelerle dolu
muhterem : hürmete lâyık, saygıdeğer
muvaffakiyet : başarı
müyesser : mümkün, kolay elde edilmiş
nazar-ı dikkati celb etmek : dikkat çekmek
nazım : diziliş, tertip ve vezin
neşretmek : yayımlamak, dağıtmak
nevi : tür, çeşit
rahmet : İlâhî şefkat, merhamet
saniyen : ikinci olarak
tefsir : açıklama, yorum; Kur’ân-ı Kerimi mânâ bakımından açıklayan, yorumlayan kitap
tevafukat : denk gelmeler, uygunluklar
vech-i i’câz : mu’cizelik yönü
vecih : yön
veçh-i nazım : vezin, tertip yönü
zahir : açık
zahmet : eziyet, sıkıntı
Afyon Müdde-i Umumîsi : Afyon Cumhuriyet Savcısı
âlem-i İslâm : İslâm dünyası
âsâyiş : bir yerin düzen ve güvenlik içinde bulunması durumu, güvenlik
Dahiliye Vekili : İçişleri Bakanı
ezan-ı Muhammedî : Hz. Muhammed’in tebliğ ettiği dinin ezanı; tevhidi ilân etmek amacıyla yüksek sesle yapılan kutsal davet
kanun-u esasiye : anayasa, kanun, esas prensip
mahal : yer, mekân
mu’cizatlı : mu’cizelerle dolu
muvafık : uygun
muzahrafat : süprüntüler, atıklar
neşir : basma, yayma
nüsha : kopya
sırr-ı azîm : büyük sır
tab’ : baskı, basma
tayınat : devamlı Risale-i Nur hizmetinde bulunan talebelere verilen nafaka
tevafukat : denk gelmeler, uygunluklar
vilâyât-ı şarkiye : Doğu illeri
Yükleniyor...