2 اَلسَّلاَمُ عَلَيْكُمْ وَرَحْمَةُ اللّٰهِ وَبَرَكَاتُهُ اَبَداً دَاۤئِمًا1 بِاسْمِهِ سُبْحَانَهُ

Aziz, sıddık, sarsılmaz, sebatkâr, fedakâr kardeşlerim; Evvelâ: 3 وَالْفَجْرِ - وَلَيَالٍ عَشْرٍ senasına mazhar o gecelerinizi ve bayramınızı ruh u canımla tebrik ederim. Ve şiddetli hastalığımın şifasına dualarınızı isterim.

Saniyen: Nurların parlak fütuhatına bir derece mümanaat fikriyle, gizli dinsizler bir kısım resmî memurları âlet ederek keyfî kanunlarla ilişiyorlar. Ve has Nurcuların az bir kısmına fütur vermek için çalışıyorlar. Ezcümle, bu mübarek günlerde İstanbul’dan Rehber hakkında dinsizlik damarıyla yazılan HAŞİYE ehl-i vukuf raporunu bana gönderdiler. Ben şiddetli ve semli hastalığım için, onlara cevap vermesini sizlere havale ediyorum.

On iki sene evvel yazılan ve aflar ve beraatlar gören ve beş mahkemenin eline geçip ilişilmeyen ve iade edilen ve on bin adama, hususan gençlere zararsız menfaat veren ve zeyilleriyle beraber büyük müdafaatımda bu vatana büyük fâidesi ispat edilen bu eser hakkında Medresetü’z-Zehra ve şubeleri o ehl-i vukufu susturmak ve kanun namına tam kanunsuzluk ettiklerini ve adliyede adalet hesabına dehşetli zulüm ettiklerini ve Rehber hakkında “Dini siyasete âlet etmek var” demelerine mukabil, o vukufsuz ehl-i vukuf siyaseti ve adlî vazifelerini dinsizliğe âlet etmek istediklerini delillerle göstermek vazifesini o Nurcu kardeşlere havale ediyorum.
4 اَلْبَاقِى هُوَ الْبَاقِى
Hasta kardeşiniz
Said Nursî

• • •

Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler:

1 : Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah’ın adıyla.
2 : Allah’ın selâmı, rahmeti ve bereketi ebediyen, dâima üzerinize olsun.
3 : “Yemin olsun fecre. Ve on geceye.” Fecr Sûresi, 89:1-2.
4 : Bâkî olan sadece Odur.
HAŞİYE : Size berâ-yı malûmat bilâhare gönderilecektir.
Önceki Risale: ( 86 ) / Sonraki Risale: ( 88 )
Ekranı Genişlet
Lügat Listesi

Lügatler :

Ankebût : örümcek; Kur’ân’da 29. Sûre
asr-ı âhir : son asır
aziz : çok değerli, izzetli
Cenâb-ı Hak : Hakkın ta kendisi olan sonsuz şeref ve yücelik sahibi Allah
ceride : gazete
düstur-u hayatiye : hayat prensibi
ecnebî : yabancı
ensâl-i âti : gelecek nesiller
evham : kuruntular, şüpheler
evvelâ : ilk olarak
gark olmak : boğulmak
hadsiz : sayısız, sınırsız
haşiye : dipnot
hıfz-ı İlâhîye : Allah’ın koruması
i’câz : mu’cizelik, mu’cize oluş
ibretnüma : ibret olan, ibret alınan
ihbar-ı gaybî : bilinmeyen gayb âleminden ve gelecekten haber verme
işaret-i gaybiye : geleceğe veya bilinmeyen bir olaya ait işaret
keşfolmak : bulunmak, açığa çıkarılmak
lem’a : parıltı
lem’a-yı i’câz : insanları âciz bırakan, hayrete düşüren parıltı
mahall-i gark : boğulma yeri
mazhar : ayna olma, yansıma yeri
mazi : geçmiş zaman
mevce : dalga
mevt-âlûd : ölümlü
mu’cizane : mu’cizeli bir şekilde
mu’cize-i Nebeviye : Peygambere ait mu’cize
müstakbel : gelecek zaman
müzehane : müze
neşretmek : yayınlamak
nevi : tür, çeşit
remiz : gizli işaret
ruh u can : ruh ve can; bütün içtenlik
sebatkâr : sebat eden
sena : övgü
sıddık : çok doğru ve bağlı
şükretmek : Allah’ın (c.c.) nimetlerine karşı memnunluk göstermek; Allah’a (c.c.) teşekkür etmek
temâşâgâh : ibret ve hayretle gözlemleme ve seyretme yeri
adlî : adaletle ilgili yapıya ait
beraat : temize çıkma, suçsuz olduğunun anlaşılıp serbest bırakılma
berâ-yı malûmat : bilgilendirme, bilgi verme
beyan : açıklama
bilâhare : daha sonra
divan-ı harb-i örfî : sıkı yönetim mahkemesi
ehl-i vukuf : bilirkişi
ezcümle : meselâ, örneğin
fâide : fayda
fütuhat : fetihler, zaferler
fütur : usanç, bıkkınlık
hakikat-ı hal : durumun gerçek yönü
has : özel; önde gelen
haşiye : dipnot
hissiyat : duygular, hisler
hususan : bilhassa, özellikle
işhad : şahit gösterme
ittiham : suçlama
keyfî : keyfe ve arzuya dayalı
menfaat : fayda, yarar
mukabil : karşılık
müdafaat : savunmalar
mümanaat : engel olma
Rehber : Gençlik Rehberi adlı eser
saniyen : ikinci olarak
sem : zehir
şehadet : şahitlik, tanıklık
şeriat : Allah tarafından bildirilen hükümlerin hepsi
tarih-i hayat : hayat hikâyesi, özgeçmiş
vukufsuz : bir konu hakkında hiçbir bilgisi olmayan
zeyil : ilâve, ek
Yükleniyor...