Risale-i Nur'daki hadislerin sahihlik derecesi nedir, kaynaklarına ulaşılabiliyor mu? Risalelerdeki hadislerin Kütüb-ü Sitte'de geçmediği ifade ediliyor?..

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Mucizat-ı Ahmediye'de geçen hadislerin senetlerini ve kaynaklarını hem Üstad Hazretleri bizzat kendi veriyor hem de o hadislerin kaynakları üzerinde müstakil çalışmalar mevcuttur, kitapçılardan temin edebilirsiniz.

Bu sahada en meşhur olan kaynak ise Abdulkadir Badıllı Ağebey'in “Risale-i Nur'un Kudsi Kaynakları” adlı eser olup, Envar Neşriyat tarafından yayınlanmıştır. Ayrıca bu kaynakları takip ederek asıl hadis metinlerini de takip edebilirsiniz. Yani Buhari, Müslim, Tirmizi gibi hadis kaynaklarına bakılabilir.

"Nakli sahih" ifadesi hadisin senet kuvvetine işaret eden bir hadis terimidir. Yani o hadisler İslam alimlerince tahkik edilip onaylanmış sağlam haberler demektir. Bu hususta yüzlerce kaynak mevcuttur. Bu kaynaklara bakılır ise evham ve şüphe kalmaz inşallah.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

Yorumlar

Ziyaretçi (doğrulanmadı)

Hadis kitapları Kütüb-i Sitte'den ibaret değil ki orada geçmeyeni kabul etmeyelim. Muvatta, Hanbel , Müstedrek vs kitaplarıda yok saymak büyük hata olur...
Üstad Hazretlerinin 1.200.000 tane hadis ezberlediğini aktarayım. İmam Hanbel(r.a)'ı geçerek tarihte ki en çok hadis hafızasına alan kişi olmuştur.  Bunu Osmanlının son şeyhlülislamlarından Mustafa Sabri Efendi aktarıyor.-

Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
fakirullah
Kardeşim, Rnur külliyatındaki hadisler sahihtir, 19.mektubun başında geçtiği gibi metnin naklinde ihtilaf varsa, hadis-i bilmana olarak bakılır. Bu konuda otorite olmadığım için Kudsi Kaynaklardaki delilere iktifa edip şunu ilave edeyim. Said Nursi Hz.(RA) 12 tarikattan icazetli, 19 yaşında kendi medresesinde müderrislik yapmış, umum şark ulemasını ve İstanbul alimlerini ilzam etmiş; Avrupa feylesoflarına alenen meydan okumuş bir zattır. Bu vasıflarına binaen devrinin uleması kendisine "Bediüzzaman" ünvanını vermiştir. Risaleler telif ve neşre başladığında o zaman hayatta olan pek çok alimlerin eline geçmiş; hepsi ta takdir ya hafif cüzi tenkid edebilmiş, tenkidlerine de cevaplar verilmiştir. Bir kısmı kendi sohbetlerinde Risalelerden nakiller yapmış; bir kısmı takdirini açıkça ifade etmiştir. Bu kadar muhtelif meslek ve meşrepteki İslam alimleri Risalelerde usul-esas-delil-mantık vs. -hangi ilmi kaideler varsa bilemiyorum- hiç birinde bir hata bulamamışlardır. Risalelerin sahihliği veya ilmi mesnedinin kuvveti noktasında vesvesesi olanlara en kat'i müskit cevabı o zamanın alimleri veriyor! Onların Risalelerin hakkaniyeti, kıymeti noktasında bu kadar icması varken, daha beyana ihtiyaç yoktur.
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.

BENZER SORULAR

Yükleniyor...