Risale okumalarını aksatan, namaz kılmakta zorlanan, malayani işlerle ilgilenen, gaflet çöken birine ne önerebilirsiniz? Kişinin bu duruma düşmesinde günahların etkisi var mı?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Önceden okuduğunuz Risaleler sizin için çok büyük bir kazanç; buna şükredin. İşte o geçmişte okuduğunuz Risaleler, size bir kalp uyanıklığı vermiş. Kalbiniz uyanık olduğu için, "Gaflet çöktü." , "Boş dünyalık şeylerle ilgileniyorum." , "Risale okumayı acaba günahlarım mı engelliyor?" gibi cümleler kuruyorsunuz. Bu cümleleri kalbi ölmüş insanlar kuramaz.

Risale-i Nur'dan çok güzel istifade ettiğiniz belli oluyor. Boş şeylerden kurtulmak ve yeniden Risale okumak için şunları yapmanız faydalı olur inşallah:

1. Beş vakit namazı mümkün oldukça camide kılın, tesbihatları da yapmaya gayret edin.

2. Beş vakit namazı asla terk etmeyin.

3. Mümkün oldukça abdestli bulunmaya gayret edin.

4. Akıl, mantık ve düşünce anlamında güçlü olduğunuz vakitlerde, günlerde Risale okuyun.

5. Akıl, mantık ve düşünce olarak yorgun, bitkin olduğunuz zamanlarda Kur'an veya Cevşen okuyun.

6. Pazartesi ve perşembe günleri oruç tutmaya çalışın.

7. Haftada iki-üç defa toplu Risale sohbetlerine katılın.

8. Arkadaş çevrenizi dindar, güvenilir, bilgili, ahlaklı insanlardan seçin.

9. Risalelerden her bitirdiğiniz kitabın ismini ve bitiş tarihini bir listeye yazın. O listeyi asla kaybetmeyin. Bu yöntem sayesinde Risale okumalarınız Allah'ın izniyle artacaktır. Bu yöntemle her kitabı ne kadar sürede okuduğunuzu net olarak göreceksiniz. Ve geçmişin muhasebesini kitap bitirme yönüyle yapabileceksiniz.

10. İnsanın kendi gözlerini ve hayalini tam olarak Müslüman etmesi gerekir. Bu da oldukça zor bir süreçtir. Ama bunları yapabilirseniz, imanın gerçek lezzetini duymaya başlarsınız.

11. İnsan ne düşünüyorsa, aslında o demektir. Sürekli para düşünen insan, paradır. Sürekli eğlence düşünen insan, eğlencedir. Sürekli kitap okuyan insan bilgilidir. Sürekli iyilik yapmak isteyen insan, iyi insandır. Sürekli imana ve Kur'an'a hizmet düşünen insan, tam bir Kur'an talebesidir. Sürekli Risale okuyan insan, gerçek bir Nur talebesidir.

12. Risale okurken vücut yorgunluğu ve dimağ yorgunluğu olursa, Risale-i Nur, şuur altına yerleşir. Böyle birisi uyurken bile okumaya devam eder, rüyasında risale okur.

13. Risale-i Nuru gece gündüz okumaya devam edin. Bir süre insanın nefsi bundan rahatsız olur. Ama süreç uzarsa, nefis dahi Risale-i Nur okumaktan lezzet almaya başlar. Zamanla müptela olur. İşte o zaman akıl, kalp ve ruh bayram eder.

14. Hayalini Nur talebesi yapabilen birisi, bu dünyada cennet lezzetleri alır. Tefekkür ve okumaktan gelen lezzet, marifetullah lezzetidir. Cennetten bile yüksek bir lezzettir.

15. Nefis cümleden edna... Vazife cümleden âlâ...

16. Bu dünya bir muharebe meydanı gibidir. Harp ve mücadeleden vazgeçmeyin. Daima okumaya gayret edin. Risale-i Nur, aklınıza, kalbinize, ruhunuza, hayallerinize tam anlamıyla hakim olana kadar... Son nefese kadar okumaya devam... Risale-i Nur okumaktan gelen lezzet, cennet lezzetlerinin pek çoklarından üstündür. Neden? Çünkü Risale-i Nur, marifetullah ve muhabbetullah ile dolu olduğu için.

17. Risaleleri rüyalarınıza girecek kadar, hayallerinizi dolduracak kadar okuyabiliyorsanız, bu iş olacak demektir.

18. İnsan, sadece kalp ve akıl taşımaz... Firavun gibi bir de nefis taşır. Nefis ise akibeti görmez, tembeldir, serkeştir, maddi zevkler peşindedir. Ona manevi lezzetleri tattırmak ve öğretmek yetmez... Müptela etmek gerekir... Son nefese kadar nefsin dizginlerini tutmak çok önemli.

19. Kurduğunuz cümlelerden, manevi bir cihat yaşadığınız anlaşılıyor. İman nuru ile iman projektörü ile Risale-i Nur'un termal kameraları ile kendi hayatınızda aksayan yönleri görebiliyorsunuz. Ne mutlu size... Yaşadığı iniş çıkışları göremeyen, görmek istemeyen ahmaklara acıyoruz. Sizi tebrik ediyoruz. İnsan, kendi yaşadığı arızayı görüp itiraf edebiliyorsa, işte o insan, Allah'ın sevdiği insandır.

20. Allah bir kulunu severse, o kuluna kendi hatalarını gösterir.

21. Risale-i Nur, insana insanı unutturur, seni senden alıp götürür... İnsanı Resulullaha, insanı Allah'a bağlar... İşte bu, gerçek dostun tanımıdır. Dost odur ki seni senden alıp götüre;.. seni sana unuttura... Dost odur. Risalei Nur bizim hakiki dostumuzdur, şu dünyanın harp meydanında elimizden tutan fedakar yoldaşımızdır.. Ahiret aleminde bizi cennete götürecek can yoldaşımızdır.

22. Risalei Nura ekmek gibi, hava gibi, su gibi ihtiyacımız var... Allah bize de bu ihtiyacı hissettirsin. Cümlelerinizden, Risale-i Nur'a olan tarifsiz ihtiyacınızı fark ettiğiniz anlaşılıyor. Allah, bize de aynı şeyleri hissettirsin...

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Okunma sayısı : 2.939
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

Yorumlar

Gökyüzü
Allah razı olsun çok güzel izah edilmiş. Çok istifade ettim.
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Yükleniyor...