"Şimdi gel, bu dairelerin ve cemaatlerin bâzı rüesâlarına ki, her biri bizzat padişahla görüşecek hususi birer telefonu var. Hem, bâzıları onun huzûruna çıkmışlar." Buradaki telefon ve bizzat görüşme ve de huzura çıkmayı biraz açar mısınız?
Değerli Kardeşimiz;
Üstad Hazretleri Risale-i Nur'da vahiy ile ilhamın farkına şu şekilde işaret ediyor:
"Kur'ân'ın bütün kelimât-ı İlâhiye içinde cihet-i ulviyetini ve bütün kelâmlar üstünde cihet-i tefevvukunu anlamak istersen, şu iki temsile bak."
"Birincisi: Bir sultanın iki çeşit mükâlemesi, iki tarzda hitabı vardır. Birisi, âdi bir raiyet ile cüz'î bir iş için, hususî bir hacete dair, has bir telefonla konuşmaktır. Diğeri, saltanat-ı uzmâ ünvanıyla ve hilâfet-i kübrâ namıyla ve hâkimiyet-i amme haysiyetiyle evâmirini etrafa neşir ve teşhir maksadıyla, bir elçisiyle veya büyük bir memuruyla konuşmaktır ve haşmetini izhar eden ulvî bir fermanla mükâlemedir."(1)
Temsilde hata olmasın, bir padişahın sadrazamla görüştüğü şeyler umum halkı ilgilendirir. Bir de aynı padişah bir vatandaşın hususî işi için onunla bir telefon görüşmesi yapabilir. Bu vatandaşla olan husûsî telefon görüşmesi başbakan ile olan konuşma gibi değildir. Aralarında dağlar kadar fark vardır. Ancak, padişahın, "Ben umumun sultanıyım, seninle özel görüşemem." deyip, vatandaşı geri çevirmesi de düşünülemez. Umumun sultanı olması hususî görüşmesine engel değildir.
İşte misalde olduğu gibi, Allah’ın Peygamber Efendimiz (asm.) ile “Bütün kâinatın Rabbi, bütün insanların İlahı unvanıyla” görüşmesi ve ona emir ve yasaklarını tâlim etmesi umumî bir konuşmadır.
Allah’ın bazı mahlûkatın husûsî durumları için de onlarla husûsî konuşmaları vardır. İşte "ilham" bu husûsî konuşmalardır. Arıdan tut tâ meleklere ve evliyaya kadar her mahlûk bir şekilde Allah ile konuşuyor ve O’nun ilhamına mazhar oluyorlar.
Buradaki temsilde, huzura çıkan reis Peygamber Efendimiz (asm.) olup mi’raca işarettir. Zira Resul-i Ekrem Efendimiz (asm.) mi’raçta bütün sema tabakalarını ve âhiret âlemlerini gezip görmüş, en nihayetinde Allah ile perdesiz görüşüp bizzat kelâmına mazhar olmuştur.
(1) bk. Sözler, On İkinci Söz.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü