"Sırr-ı uhuvvet ve ittihad-ı maksat ve ittifak-ı vazife ile tevafuk edip bir çizgi üstünde omuz omuza verseler, o vakit dört bin dört yüz kırk dört kuvvetinde ve kıymetinde olduğu,.. pek çok vukuat-ı tarihiye şehadet ediyor." Tarihten örnek verir misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
Bedir, Hendek, Mute, Malazgirt, Çaldıran, Kosova, İstanbul'un Fethi, Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı gibi bu hakikati ispat eden yüzlerce tarihî hâdise vardır. Bu zaferler Allah’ın inayeti, ittifakın, ihlas ve samimiyetin neticesidir.
Sadece iki misal:
Bedir Savaşında üç yüz kadar mümin ile bini aşkın müşrik karşı karşıya geldi. Savaşın sonunda yalnız on dört kadar mümin şehit olurken, yetmiş kadar müşrik öldürüldü ve yetmiş kadarı da esir alındı.
Çanakkale ise yakın tarihimizin başlı başına ilahi bir mucizesidir. Bu savaş, ne asker sayısı ve ne de donanım itibarı ile mukayeseye gelmez iki ayrı ordunun savaşıdır. Az olan kuvvet, çok olanı mağlup etmiştir.
" 'Allah'ın izniyle büyük bir topluluğa galip gelen nice küçük topluluklar vardır. Allah sabredenlerle beraberdir.' "(Bakara Suresi, 2/249)
"...Eğer sizden sabredecek yirmi kişi olursa iki yüze galip gelirler ve eğer sizden yüz kişi olursa kâfirlerden bin kişiye galip gelirler. Çünkü onlar hakkı ve akıbeti düşünmeyen anlayışsız bir kavimdirler." (Enfal Suresi, 8/65)
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar
burayla alakalî daha dakik bi soru sormak istiyorum.
üç elif ittihad etmezse 3, ederse 111 olmasi gayet vazıh. Lakin 4 kere 4 diyor yani ayri ayri 4 tane 4.. O da elifle ayni mantik dusunuldugunde evet anlasiliyor. Ama paragrafin sonuna dogru üstad diyor 16 fedakar kardeslerin.... kuvveti 4binden gectigine..
işler burada karisiyor. ya diyecegiz ki 16 kardes var o zmn 1111.1111.1111.1111 etmesi lazim, 4444 nasil oluyor. Ya da 4 keyfiyetinde ayri ayri 4 kisi var ve 4444 oluyor o zmn üstad niye 16 kardeş demis. Size zahmet bu iltiması izah ederseniz. Allah r olsn
Değerli kardeşimiz, üç elifler fertlerin birleşmesini ve kuvvetlenmesini temsil ederken, 4 kere 4 tabiri ise küçük gurupların birleşmesini temsil ettiklerini düşünüyoruz. Şöyle ki; kendi başına kalmış bir kişinin başkalarıyla birleşmesi nasıl kendi gücünü artırıyorsa, (üç kişi ayrı iken 3 değerinde olması, fakat omuz omuza verdiklerinde ise 111 kıymetine çıkması gibi) küçük ve ancak kendi güçlerine göre iş yapabilen kabile, oba, şirket, millet veya devlet gibi topluluklar; diğer kabile, oba, şirket, millet veya devletle birleştiklerinde kendi hallerindeyken yapabildiklerinin yüzlerce katlık gücü gösterebildiklerine tarih şahittir.
Üstadımızın 4 kere 4ü daha sonra 16 fedakar kardeşle anlatmaya devam etmesi ise, o gurupların sadece reislerinin değil fertlerinin de tam ittihada girmesi olarak okunabilir.
Câ-yı teessüf bir hâlet-i içtimaiye ve kalb-i İslâmı ağlatacak müthiş bir maraz-ı hayat-ı içtimaî bu bahsin anlatıldığı yer, konsept olarak bu manayı işlemektedir.
Peki 4 rakamının ne hususiyeti var acaba? Neden 3 veya 5 değil de 4 denmiş olabilir? Halbuki bildiğim kadarıyla bu risalenin telif edilme sebebi nur ve gül fabrikası arasındaki bir takım anlaşmazlıklardır. Yani o zaman da aslımda iki farklı şahs-ı manevi varken neden 4 denmiş? Acaba 4 farklı cemaate mi işaret var? Nurcular arasından çıkacak 4 farklı fraksiyona mı dikkat çekilmek istenmiş?