Tağuta, zorunlu olmadan itaat eden kişi kafir olur mu? Zorunluluktan kasıt; ölümcül bir cezadır. Böyle bir zorunluluk olmadan itaat ediyor, ama kalbi de razı değil, böylelerinin durumu nedir? Risale-i Nur Külliyatı ışığında cevaplar mısınız?
Değerli Kardeşimiz;
"'Tuğyan' (azgınlık) kökünden mübalâğa kipiyle bir cins ismidir ki, aslı 'ceberût = zorbalık' gibi 'tağavut' olup, yer değiştirmekle 'tavagut' yapılarak 'vâv', 'elif'e çevrilmiştir; tekile, çoğula, erkeğe, dişiye söylenir. Tuğyanın (azgınlığın) kendisi kesilmiş, isyankâr, azgın, azman, azıtgan demek gibidir."
"İbnü Cerîr et-Taberî'nin tarif ettiği gibi, Allah'a karşı isyankâr olup zorla, zorlama ile veya gönül rızasıyla kendisine tapınılıp mabud tutulan, gerek insan, gerek şeytan, gerek put, gerek dikili taş ve gerekse diğer herhangi bir şey demektir. Bunun tefsirinde 'şeytan veya sihirbaz, yahut kâhin ya da insanların ve cinlerin, inad edip büyüklük taslayanları veya Allah'a karşı mabut tanınıp buna razı olan Firavun ve Nemrud gibiler veya putlar' diye çeşitli rivayetlere rastlanır."(1)
Biz, sorunun keyfiyetine uygun olarak tağutu zorba ve kafir insan şeklinde değerlendirelim ve cevabı da buna uygun olarak verelim:
Evvela, tağuta kalben iman eden küfre girmiş olur ve onun yoluna girmiş sayılır. Tövbe ve istiğfar edip onu inkar etmedikçe, İslam’a göre imanı sahih olmaz.
İkincisi, onun zorbalığına ve tekliflerine herhangi bir baskı ve cebir olmadığı halde itaat etmenin hükmü teklifin keyfiyetine göre değişir. Şayet teklif küfür ve inkarı gerektiren bir şey ise, itaat etmek küfür olur. Mesela, Allah’a hakaret edersen sana ev ve araba vereceğiz denmiş, ama yapmaması halinde ise bir ceza yoksa, kişi sırf ev ve araba hırsı ile o çirkin eylemi işlerse o zaman küfre girmiş olur.
Şayet teklif küfür ve inkarı değil de günah ve fıskı gerektiriyor ise, bu kez itaat etmek günah ve fısk olur. Kalben razı olmaması bir şey ifade etmez, muhayyerken günaha gitmek günah olur.
Ölümcül bir tehdit söz konusu olduğu zaman, her iki teklife de ruhsat noktasından itaat edebilir. Bu durumda ne küfür olur ne de günah olur. Üstad Hazretleri bu hususa şu ibareler ile işaret ediyor:
"Yoksa Büyük Deccalın cebir ve ceberut-u mutlakına karşı itaat etmeyen şehid olur ve istemeyerek itaat eden kâfir olmaz, belki günahkâr da olmaz."(2)
Dipnotlar:
(1) bk. Elmalılı Hamdi Yazır, Bakara Suresi 256. Ayet Tefsiri.
(2) bk. Şualar, Beşinci Şua.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü