Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin manevi makamı; görevi gereği, hep aynı mı yoksa hizmetlerine müteallik olarak yükselen bir makam mıdır?
Değerli Kardeşimiz;
Üstad'ın, Risale-i Nur'un çok yerlerinde,
"... Nur talebelerinin vefatı ancak günah ciheti iledir, sevap ciheti ile değildir,.."
demesi işaret eder ki, mümin ancak günah cihetinde ölür, sevap yolları açıktır. Yani öldükten sonra da sevapları alabilir. Nitekim buna işaret eden ayet ve hadisler de vardır.
Mesela, sadakayı cariye buna güzel bir örnektir. İnsan arkasında güzel bir amel, güzel bir hayır bırakırsa, bu amel ve hayırlar, öldükten sonra da ona hizmet edip sevap kazandırabiliyor. Özellikle hayırda çığır açan büyük şahsiyetlerin makamları ve amel defterleri daima işler ve gelişir.
Bu hususta Üstadımız'ın da Risale-i Nur gibi bir sadakayı cariye ve onun peşinden ve izinden giden milyonlar talebelerinin duası ile makamı ve sevabı sürekli hareket halinde olduğu çok açık bir durumdur. İman ve Kur'an hizmeti arttıkça Üstad'ın da manevi makamı o derece artar kanaatindeyiz.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü