إِلٰهِى! لِى فى فِطْرَتِى وَلِكُلِّ أَحَدٍ فِى فِطْرَتِهِمْ آمَالٌ أَبدِيَّةٌ وَمَطَالِبُ سَرْمَدِيَّةٌ تَمْتَدُّ إِلٰى أَبَدِ اْلآباَدِ. إِذْ قَدْ أَوْدَعْتَ فِى فِطْرَتِنَا اِسْتِعْدَاداً عَجِيباً جَامِعاً، فِيهِ اِحْتِيَاجٌ وَمَحَبَّةٌ لاَ يُشْبِعُهُمَا الدُّنياَ وَمَا فِيهَا، وَلاَ يَرْضٰى ذَلِكَ اْلاِحْتِياَجُ وَتِلْكَ الْمَحَبَّةُ إِلاَّ بِالْجَنَّةِ الْباَقِيَةِ؛ وَلاَيَطْمَئِنُّ ذَلِكَ اْلاِسْتِعْدَادُ إِلاَّ بِدَارِ السَّعَادَةِ اْلاَبَدِيَّةِ. يَارَبَّ الدُّنياَ وَاْلآخِرَةِ وَياَرَبَّ الْجَنَّةِ وَدَارِ الْقَرَارِ.

HAŞİYE

AÇIKLAMA

İlâhî! Benim yaratılışımda ve her bir ferdin yaratılışında, sonsuzluklara uzanan sınırsız emeller ve sürekli istekler var. Çünkü yaratılışımıza şaşırtıcı ve kapsamlı bir istidat konulmuş; ve öyle bir ihtiyaç ve sevgi verilmiş ki, dünya ve içindekiler onu doyurmaz; o ihtiyaç ve o sevgi, bâkî Cennetten başka hiç bir şeye razı olmaz ve o istidat ebedî saadetten başka hiçbir şeyle tatmin olmaz, ey dünya ve âhiretin Rabbi ve ey Cennetin ve sürekli kalınacak âhiret yurdunun Rabbi!

Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler:

HAŞİYE : Lâ havle ve lâ kuvvete’nin meratibindeki yirmi mertebe başta yazılacaktı. Âhirde yazacağım diye tehir ettim. Âhire geldiğimiz vakit, şimdilik taahhur etti. Çünkü izah edilse çok uzun olurdu. Kendime mahsus, yalnız işaretlerle yazılsaydı, az istifade edilirdi. Başka vakte taalluk etti.
« Önceki Sayfa  | | Sonraki Sayfa »
Önceki Risale: Beşinci Bab
Ekranı Genişlet
Lügat Listesi

Lügatler :

âhir : son
hâşiye : dipnot, açıklayıcı not
istifade : faydalanma, yararlanma
izah etme : açıklama
meratib : mertebeler
taahhur etmek : geç kalmak, gecikmek
taallûk etmek : ilgilendirmek, ait olmak
tehir etmek : ertelemek, sonraya bırakmak
Yükleniyor...