كَمَا تَصِفُ صِفَاتِكَ وَتُعَرِّفُ أَسْمَاءَكَ وَتُفَسِّرُ تَحَبُّبَكَ وَتَعَهُّدَكَ لِمَصْنُوعَاتِكَ بِمَا يَتَرَشَّحُ مِنْ شِفَاهِ ثِمَارِهَا مِنْ قَطَرَاتِ رَشَحَاتِ لَمَعَاتِ جَلَوَاتِ تَحَبُّبِكَ وَتَعَهُّدِكَ لِمَخْلُوقَاتِكَ، حَتَّي كَأَنَّ الشَّجَرَ الْمُزَهَّرَةَ قَصِيدَةٌ مَنْظُومَةٌ مُحَرَّرَةٌ، لِتُنْشِدَ للِصَّانِعِ الْمَدَائِحَ الْمُبَهَّرَةَ
.أَوْ فَتَحَتْ بِكَثْرَةٍ عُيُونُهَا الْمُبَصَّرَةُ لِتَنْظُرَ لِلْفَاطِرِ الْعَجَائِبَ الْمُنَشَّرَةَ
أَوْ زَيَّنَتْ لِعِيدِهَا أَعْضَاءُهَا الْمُخَضَّرَةَ لِيَشْهَدَ سُلْطَانُهَا آثَارَهَا الْمُنَوَّرَةَ. وَتُشْهِرَ فِى الْمَشْهَرِ مُرَصَّعَاتِ الْجَوْهَرِ. وَتُعْلِنَ لِلْبَشَرِ حِكْمَةَ خَلْقِ الشَّجَرِ
سُبْحَانَكَ مَا أَحْسَنَ إِحْسَانَكَ مَا أَبْيَنَ تِبْيَانَكَ مَا أَبْهَرَ بُرْهَانَكَ وَمَا أَظْهَرَهُ وَمَا أَنْوَرَهُ! سُبْحَانَكَ مَا أَعْجَبَ صَنْعَتَكَ! تَلأْلُؤُ الضِّيَآءِ بِدَلاَلَةِ حِكَمِهَا؛ مِنْ تَنْوِيرِكَ، تَشْهِيرِكَ. تَمَوُّجُ اْلاِعْصَارِ بِسِرِّ وَظَائِفِهَا- خُصُوصاً فِى نَقْلِ الْكَلِمَاتِ - مِنْ تَصْرِيفِكَ، تَوْظِيفِكَ. تَفَجُّرُ اْلاَنْهَارِ بِإِشَارَةِ فَوَائِدِهَا؛ مِنْ تَدْخِيرِكَ، تَسْخِيرِكَ. تَزَيُّنُ اْلاَحْجَارِ وَالْحَدِيدِ بِرُمُوزِ خَوَاصِّهَا وَمَنَافِعِهَا - خُصُوصًا فِى نَقْلِ اْلأَصْوَاتِ وَالْمُخَابَرَاتِ - مِنْ تَدْبِيرِكَ، تَصْوِيرِكَ تَبَسُّمُ اْلأَزْهَارِ بِعَجَائِبِ حِكَمِهَا؛ مِنْ تَحْسِينِكَ، تَزْيِينِكَ
.أَوْ فَتَحَتْ بِكَثْرَةٍ عُيُونُهَا الْمُبَصَّرَةُ لِتَنْظُرَ لِلْفَاطِرِ الْعَجَائِبَ الْمُنَشَّرَةَ
أَوْ زَيَّنَتْ لِعِيدِهَا أَعْضَاءُهَا الْمُخَضَّرَةَ لِيَشْهَدَ سُلْطَانُهَا آثَارَهَا الْمُنَوَّرَةَ. وَتُشْهِرَ فِى الْمَشْهَرِ مُرَصَّعَاتِ الْجَوْهَرِ. وَتُعْلِنَ لِلْبَشَرِ حِكْمَةَ خَلْقِ الشَّجَرِ
سُبْحَانَكَ مَا أَحْسَنَ إِحْسَانَكَ مَا أَبْيَنَ تِبْيَانَكَ مَا أَبْهَرَ بُرْهَانَكَ وَمَا أَظْهَرَهُ وَمَا أَنْوَرَهُ! سُبْحَانَكَ مَا أَعْجَبَ صَنْعَتَكَ! تَلأْلُؤُ الضِّيَآءِ بِدَلاَلَةِ حِكَمِهَا؛ مِنْ تَنْوِيرِكَ، تَشْهِيرِكَ. تَمَوُّجُ اْلاِعْصَارِ بِسِرِّ وَظَائِفِهَا- خُصُوصاً فِى نَقْلِ الْكَلِمَاتِ - مِنْ تَصْرِيفِكَ، تَوْظِيفِكَ. تَفَجُّرُ اْلاَنْهَارِ بِإِشَارَةِ فَوَائِدِهَا؛ مِنْ تَدْخِيرِكَ، تَسْخِيرِكَ. تَزَيُّنُ اْلاَحْجَارِ وَالْحَدِيدِ بِرُمُوزِ خَوَاصِّهَا وَمَنَافِعِهَا - خُصُوصًا فِى نَقْلِ اْلأَصْوَاتِ وَالْمُخَابَرَاتِ - مِنْ تَدْبِيرِكَ، تَصْوِيرِكَ تَبَسُّمُ اْلأَزْهَارِ بِعَجَائِبِ حِكَمِهَا؛ مِنْ تَحْسِينِكَ، تَزْيِينِكَ
AÇIKLAMA
Bütün o ağaçlar, Senin Kendini mahlûkatına sevdiren tahabbübünün ve arkasında sınırsız müjdeler bulunan taahhüdünün cilvelerindeki lem'alardan sızan ve onların ağızlarından damlayan katrelerle Senin sıfâtını niteliyor, isimlerini tarif ediyor ve san’at eserlerine tahabbübünü ve taahhüdünü tefsir ediyor. Öyle ki, güya çiçek açmış herbir ağaç, güzel yazılmış manzum bir kasidedir ki, o kaside San’atkârının engin methiyesini şâirâne, hal diliyle söylüyor.
Veyahut o çiçek açmış herbir ağaç, binler bakar ve baktırır gözlerini açmış, Fâtırının neşredilip sergilenen şaşırtıcı san’atlarına bir iki gözle değil, belki binler gözlerle baksın, tâ dikkatli olanları öyle baktırsın.
Veyahut o çiçek açan herbir ağaç, umumî bayram olan baharın içindeki hususî bayramında ve resmigeçit-misal bir anda, yeşillenmiş dal ve budaklarını en güzel süslerle süslemiş, tâ ki, onun Sultânı ona ihsan ettiği hediyeleri ve lâtif şeyleri ve nurlu eserlerini müşahede etsin. Hem İlâhî san’at sergisi olan yeryüzünde ve bahar mevsiminde, rahmetin süslerini halkın bakışlarına sunsun ve ağacın yaratılış hikmetini insanlığa ilân etsin.
Sen her kusurdan münezzehsin. İhsanın ne güzeldir Senin. Beyanın ne kadar âşikâr, burhanın ne kadar engin, açık ve münevverdir. Sen her kusurdan münezzehsin; ne kadar acaiptir san'atın Senin! Hikmetlerinin delâletiyle, ışığın parlaması Senin aydınlatman ve Senin teşhirinledir. Rüzgârın dalgalanması -hususan ses naklindeki- görevlerinin sırrıyla, Senin sevk etmen ve görevlendirmenledir. Faydalarının işaretiyle, nehirlerin çağlaması Senin depolaman ve emre boyun eğdirmenledir. Taşların ve madenlerin süslenmesi -hususan ses ve haberleşme naklindeki- özellik ve yararlarının remziyle, Senin tedbir ve şekillendirmenledir. Çiçeklerin şaşırtıcı bir hikmetle tebessümü Senin tahsinin ve süslemenledir.
Sonraki Risale: İkinci Bab