اَلْمَرْتَبَةُ الثَّانِيَةُ

جَلَّ جَلاَلهُ اَللّٰهُ اَكْبَرُ مِنْ كُلِّ شَىْءٍ قُدْرَةً وَعِلْمًا،

اِذْ هُوَ الْخَلاَّقُ الْعَلِيمُ الصَّانِعُ الْحَكِيمُ الرَّحْمٰنُ الرَّحِيمُ الَّذِى هَذِهِ الْمَوْجُودَاتُ اْلاَرْضِيَّةُ وَاْلاَجْرَامُ الْعُلْوِيَّةُ فِى بُسْتَانِ الْكَائِنَاتِ مُعْجِزَاتُ قُدْرَةِ خَلاَّقٍ عَليِمٍ بِالْبَدَاهَةِ، وَهَذِهِ النَّبَاتَاتُ الْمُتَلَوِّنةُ الْمُتَزَيّنَةُ الْمَنْثُورَةُ، وَهَذِهِ الْحَيْوَناَتُ الْمُتَنَوِّعَةُ الْمُتَبَرِّجَةُ الْمَنْشُورَةُ فِى حَدِيقَةِ اْلاَرْضِ خَوَارِقُ صَنْعَةِ صَانِعٍ حَكِيمٍ بِِالضَّرُورَةِ، وَهَذِهِ اْلاَزْهَارُ الْمُتَبَسّمَةُ وَاْلاَثْمَارُ الْمُتَزَيّنَةُ فِى جِنَانِ هَذِهِ الْحَدِيقَةِ هَدَايَا رَحْمَةِ رَحْمٰنٍ رَحيِمٍ بِالْمُشَاهَدَةِ. تَشْهَدُ هَاتِيكَ وَ تُناَدِى تَاكَ وَتعْلِنُ هَذِهِ بِاَنَّ خَلاَّقَ هَاتيِكَ وَمُصَوِّرَ تَاكَ وَوَاهِبَ هَذِهِ عَلٰى كُلِّ شَىْءٍ قَدِيرٌ وَبِكُلِّ شَىْءٍ عَلِيمٌ قَدْ وَسِعَ كُلَّ شَىْءٍ رَحْمَةً وَعِلْماً، تَتَسَاوٰى بِالنِّسْبَةِ اِلٰى قُدْرَتِهِ الذَّرَّاتُ وَالنُّجُومُ وَالْقَلِيلُ وَالْكَثِيرُ وَالصَّغِيرُ وَالْكَبِيرُ وَالْمُتَناَهِى وَغَيرُ الْمُتَناَهِى. وَكُلُّ الْوُقوعَاتِ الْمَاضِيَةِ وَغَراَئِبِهَا مُعْجِزَاتُ صَنْعَةِ صَانِعٍ حَكِيمٍ تَشْهَدُ عَلٰى اَنَّ ذَلِكَ الصَّانِعَ قَدِيرٌ عَلٰى كُلِّ اْلاِمْكَانَاتِ اْلاِسْتِقْبَالِيَّةِ وَعَجَائِبِهَا، اِذْ هُوَ الْخَلاَّقُ الْعَلِيمُ وَالْعَزِيزُ الْحَكيِمُ.

فَسُبْحَانَ مَنْ جَعَلَ حَدِيقَةَ اَرْضِهِ مَشْهَرَ صَنْعَتِهِ. مَحْشَرَ فِطْرَتِهِ. مَظْهَرَ قُدْرَتِهِ. مَدَارَ حِكْمَتِهِ. مَزْهَرَ رَحْمَتِهِ. مَزْرَعَ جَنَّتِهِ. مَمَرَّ الْمَخْلُوقَاتِ. مَسِيلَ الْمَوجُودَاتِ. مَكِيلَ الْمَصْنُوعَاتِ. فَمُزَيّنُ الْحَيْوَانَاتِ مُنَقَّشُ الطُّيوُراَتِ مُثَمَّرُ الشَّجَراَتِ مُزَهَّرُ النَّباَتاَتِ مُعْجِزَاتُ عِلْمِهِ. خَوَارِقُ صُنْعِهِ. هَدَايَا جُودِهِ. بَرَاهِينُ لُطْفِهِ.

AÇIKLAMA

İkinci Mertebe

Celâli yüce olan Allah, ilmi ve kudretiyle herşeyden sonsuz derecede büyüktür. Zira O herşeyi bilen ve herşeyi yaratan öyle bir Hallâk-ı Alîm ve herşeyi san’atla ve hikmetle yapan öyle bir Sâni-i Hakîm ve rahmeti bütün varlıkları kuşattığı gibi her bir varlığa da hususî rahmet tecellileri olan öyle bir Rahmânü’r-Rahîmdir ki, kâinat bostanındaki şu dünya varlıkları ve gök cisimleri, apaçık, o herşeyi yaratan ve bilen Hallâk-ı Alîmin kudretinin mucizeleridir. Ve şu yeryüzü bağında serilmiş rengârenk süslü bitkiler ve açılıp saçılmış ve yayılmış çeşitli hayvanlar, zorunlu olarak, o herşeyi san’atla ve hikmetle yapan Sâni-i Hakîmin san’atının harikalarıdır. Ve bu bağın bahçelerindeki şu tebessüm eden çiçekler ve süslenmiş meyveler, gözler önünde, o rahmeti bütün varlıkları kuşatan ve her bir varlığa da hususî rahmet tecellileri olan Rahmânü’r-Rahîmin rahmetinin hediyeleridir. O kudret mucizeleri şehadet ediyor; şu san’at harikaları sesleniyor; ve bu rahmet hediyeleri ilân ediyor ki: Evvelkinin Hallâkı ve diğerinin Musavviri ve sonuncusunun Vâhibi olan Zâtın kudreti herşeye yeter, ilmi herşeyi kuşatır. Onun rahmeti ve ilmi herşeyi kuşatmıştır. Kudretine nisbeten zerreler ve yıldızlar, az ve çok, küçük ve büyük, sonlu ve sonsuz, herşey eşittir. O Sâni-i Hakîmin mucizeleri olan geçmişin bütün olayları ve garip şeyleri şehadet eder ki, o Sâni, Hallâk-ı Alîm ve Azîz-i Hakîm olduğundan, geleceğin bütün şaşırtıcı şeylerini yapmaya kàdirdir.

Her türlü noksandan ve kusurdan münezzehtir o Zât ki,

• ilminin mucizeleri, san’atının harikaları, cûd ve sehâsının hediyeleri ve lûtfunun delilleri olan

• müzeyyen hayvanları, münakkaş kuşları, meyveli ağaçları ve çiçekli bitkileri ile;

• yeryüzü bahçesini san’atının sergisi, mahluklarının mahşeri, kudretinin mahzarı, hikmetinin medarı, rahmetinin çiçekliği, Cennetinin tarlası, mahlûkatının resmi-geçit meydanı, varlıklarının akıp gittiği yer, san’at eserlerinin ölçeği yapmıştır.
« Önceki Sayfa  | | Sonraki Sayfa »
Önceki Risale: İkinci Bab / Sonraki Risale: Dördüncü Bab
Ekranı Genişlet
Lügat Listesi

Lügatler :

Azîz-i Hakîm : Kudreti herşeye galip ve her işi hikmetle yapan
Celâli : Haşmeti
Cûd ve sehâsının : Cömertliğinin
Hallâkı : Yaratıcısı
Hallâk-ı Alîm : Her şeyi Yaratan ve herşeyi Bilen
Mahşeri : Toplantı yeri
Mahzarı : Aynası
Medarı : Vesilesi
Musavviri : Şekillendiricisi
Münakkaş : Nakışlı
Müzeyyen : Süslü
Sâni : San’atkâr
Vâhibi : İhtiyaçlarının Vericisi
Yükleniyor...