İç İçe Sanatlar
Bil ki: Bir masnuu veya pek çok masnuları san’atla yapılmış ambalajlarla saran, ihtimamla korunan zinetli bir esere veya eserlere cild gibi o şeyin maddesi cinsinden gömlekler giydiren, müterakim batınlardan yontulup şekillendirilerek tevellüd eden eserleri onların içlerinde derc eden bir zât için hiç bir şek ve şüphe yoktur ki, mazruf zarf gibi ve muhat da muhît gibi olup, bunların hepsi aynı zâtın san’atı, malı ve mülküdür.
Aynen öyle de, hiç şek ve şüphe yok ki
- küllün, küllînin, zarfın vahdeti gibi, kesret üzerine vahdet-i ittisaliye ve nev’iye ambalajlarını saran,
- keza her tarafa saçılmış şu masnuat topluluklarının kâmetlerine onların anneleri hükmünde şu unsurlar gömleklerini giydiren,
- keza şu mahlûkatı, özellikle de o büyük âlemlerin küçültülmüş timsalleri (maketleri) hükmündeki hayvanları, onların meyveleri veya çekirdekleri olan mevcûdatın üzerinde iç içe binalar gibi şu âlemlerin karınlarına yerleştiren, ancak ve ancak muhît üzerinde Vahidiyetle, muhat üzerinde de Ehadiyetle tecelli eden bir Vahid-i Ehad-i Sameddir.
Bil ki: Vahidiyet, ilâhi bir ismin her şeyi kuşatmasına delâlet eder.
Ehadiyet ise, her canlı şeyin kâinatla alâkası olan her bir isme işareti olduğuna delâlet eder. Demek ki Vahidiyetle tecelli her şeyi ihata etmesi cihetinden, Ehadiyetle tecelli ise her bir şeyin bütün isimleri göstermesi cihetindendir.