HASAN FEYZİ (YÜREĞİL)

1895’de Denizli’de doğdu. Şâir, edib, tasavvuf ehli olmasının yanı sıra öğretmenlik yapıyordu. Melâmî Tarikatı şeyhlerindendi. Üstad Bediüzzaman’ı 1943’de Denizli’de tanıdı. Risale-i Nur hizmeti içindeki ömrü iki buçuk yıldı. Bu kısa süre içinde çok önemli hizmetlere vesile oldu. Hâfız Ali gibi Üstadına bedel ölmek isteyen Hasan Feyzi bu isteğini şöyle dile getirmişti:

“Bab-ı feyzinden ırak olmayı asla çekemem/Dahi nezrim bu ki canım sana kurban olacak."

(Ey gönüllerin sultanı Bediüzzaman, senin feyizli kapından, uzak olmaya asla dayanamam. Adağım, canımın sana kurban olmasıdır.)

Üstad Bediüzzaman’ın “Denizli Kahramanı” dediği Hasan Feyzi Efendinin bu samimi niyazını Cenâb-ı Hak kabul buyurmuştu. Bu manzumeyi yazdıktan kısa bir zaman sonra 13 Kasım 1946 senesinin Çarşamba günü Cenâb-ı Hakkın rahmetine kavuştu. Üstad Hazretleri Hasan Feyzi’nin vefatından sonra Emirdağ Lâhikası'ndaki bir mektubunda şöyle demiştir:

“İkinci bir ruhum hükmünde olan Hasan Feyzi, benim bedelime ölmüş ve ölüyor. Hattâ onun vefat mektubu, bütün bütün âdetime muhalif bir buçuk saat elimde iken açamıyordum.”

Hasan Feyzi Yüreğil’in Emirdağ Lâhikası, Tarihçe-i Hayat, Konferans, İman Hakikatleri ve Siracünnur Risalelerinde şiirleri, mektupları, takriz ve mersiyeleri bulunmaktadır.

Kategorileri:
H
Okunma sayısı : 4.569
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yükleniyor...