MARANGOZ AHMED
Sava Köyündeki Risale-i Nur hizmetlerinin önde gelen isimlerden birisiydi. (bk. Sava Köyü maddesi)Bu çerçevede Üstad Bediüzzaman’a yazdığı mektuplar ve Üstad’ın kendisine gönderdiği cevabî mektuplar çeşitli lâhikalarda yer almaktadır. Özellikle Sava’da gerçekleştirilen Nur hizmetleriyle ilgili gelişmeleri anlattığı mektuplar hakkında Üstad Bediüzzaman büyük övgü ve takdir dolu sözler sarfetmiş, hattâ sürur göz yaşları döktüğünü ifade etmiştir. Bu mektuplarda Bediüzzaman Said Nursî, Marangoz Ahmed’in adını anarken “Kahraman, faal, cidden çalışkan, Risale-i Nur ve Medrese-i Nuriye talebelerinden, Medrese-i Nuriyenin kahramanlarından, Sava Medrese-i Nuriyenin kıymettar bir talebesi” gibi nitelemelerde bulunur. Emirdağ Lâhikası’nda yer alan bir mektubunda ise Marangoz Ahmed’i “kıymettar ve çok vefakâr ve fedakâr ve sekiz sene bana hizmet eden bir kardeşimiz” diye vasıflandırmış ve 1939 tarihinde vefat eden Marangoz Mustafa Çavuş (bk. Mustafa Çavuş maddesi) yerine, Allah’ın bir ikramı olduğunu ifade etmiştir.
Hüsrev Altınbaşak (bk. Hüsrev Altınbaşak), Sikke-i Tasdik-i Gaybî’de yer alan bir mektubunda Nur hizmetleri sırasında yaşadığı kerametli hadiselere örnekler vermiştir. Bunlardan birisi de Marangoz Ahmed’le ilgilidir.
Milâslı Mehmed Efendi, Hüsrev Altınbaşak’a gelerek Sava Köyünde gerçekleştirilen hizmetlerle ilgili olarak “Bir karyede, bin kalemle Nura sarılan kardeşlerimizin köyündeki faaliyeti biraz mübalâğalı görmüşler. Ben onun tahkiki için geldim” der. Bu esnada orada bulunan Marangoz Ahmed şunları söyler:
“Bizim köyümüz üç yüz elli hanedir. İki hoca, bir hacı, üç adamdan başka bütün evlerimize Risaletü’n-Nur girmiştir. Kadınlara, kız çocuklarına varıncaya kadar (Risale) yazıyorlar. Hattâ ümmîlerden, kırk yaşından yukarı yazı yazan on kadar kardeşimiz vardır.”
Hüsrev Altınbaşak (bk. Hüsrev Altınbaşak), Sikke-i Tasdik-i Gaybî’de yer alan bir mektubunda Nur hizmetleri sırasında yaşadığı kerametli hadiselere örnekler vermiştir. Bunlardan birisi de Marangoz Ahmed’le ilgilidir.
Milâslı Mehmed Efendi, Hüsrev Altınbaşak’a gelerek Sava Köyünde gerçekleştirilen hizmetlerle ilgili olarak “Bir karyede, bin kalemle Nura sarılan kardeşlerimizin köyündeki faaliyeti biraz mübalâğalı görmüşler. Ben onun tahkiki için geldim” der. Bu esnada orada bulunan Marangoz Ahmed şunları söyler:
“Bizim köyümüz üç yüz elli hanedir. İki hoca, bir hacı, üç adamdan başka bütün evlerimize Risaletü’n-Nur girmiştir. Kadınlara, kız çocuklarına varıncaya kadar (Risale) yazıyorlar. Hattâ ümmîlerden, kırk yaşından yukarı yazı yazan on kadar kardeşimiz vardır.”