MÜSEYLİMETÜ’L-KEZZÂB
Peygamber Efendimiz (a.s.m.) ile aynı devirde yaşayan Müseylimetü’l-Kezzâb (Yalancı Müseylime), Benî Hanîfe adındaki Yemâme’li Hıristiyan bir kabiledendi. Benî Hanîfe kabilesi İslâmiyeti kabul ederek Müslüman olmuşlardı. Ancak Müseylime kendisinin de peygamber olduğunu iddia etti. Zamanla taraftar toplayarak güçlendi ve peygamberlik iddiasında bulundu. Hz. Peygamberin (a.s.m.) vefatından sonra da iddia ve faaliyetlerini devam ettirdi.
Müseylimetü’l-Kezzâb, beş vakit namazı üçe indirdiğini iddia ederek, peygamberimizin mucizelerini taklit etmeye çalışarak, âyet-i kerîmelere güya benzer bir şeyler yazarak taraftar kazanmaya çalışmış ve insanları kandırmada hayli başarılı olmuştu.
Bunun üzerine, Halife Hz. Ebû Bekir, Hâlid bin Velid komutasındaki bir orduyu Müseylime üzerine gönderdi. Çarpışma çok kanlı cereyân etti ve birçok hafız şehit düştü. Daha sonra savaş Müslümanların lehine gelişti. Hazreti Hamza’yı bir kargı ile şehit eden meşhur Vahşî, aynı kargı ile Müseylimetü’l-Kezzâb’ı öldürdü ve Müseylime hadisesi de böylece bitmiş oldu.
Müseylime, İslâm tarihinde yalancılıkta sembol olmuştur.
Müseylimetü’l-Kezzâb, beş vakit namazı üçe indirdiğini iddia ederek, peygamberimizin mucizelerini taklit etmeye çalışarak, âyet-i kerîmelere güya benzer bir şeyler yazarak taraftar kazanmaya çalışmış ve insanları kandırmada hayli başarılı olmuştu.
Bunun üzerine, Halife Hz. Ebû Bekir, Hâlid bin Velid komutasındaki bir orduyu Müseylime üzerine gönderdi. Çarpışma çok kanlı cereyân etti ve birçok hafız şehit düştü. Daha sonra savaş Müslümanların lehine gelişti. Hazreti Hamza’yı bir kargı ile şehit eden meşhur Vahşî, aynı kargı ile Müseylimetü’l-Kezzâb’ı öldürdü ve Müseylime hadisesi de böylece bitmiş oldu.
Müseylime, İslâm tarihinde yalancılıkta sembol olmuştur.