Elhasıl, hadiste vardır ki:

هَلَكَ النَّاسُ اِلاَّ الْعَالِمُونَ وَهَلَكَ الْعَالِمُونَ اِلاَّ الْعَامِلُونَ وَهَلَكَ الْعَامِلوُنَ اِلاَّ الْمُخْلِصُونَ وَالْمُخْلِصُونَ عَلٰى خَطَرٍ عَظِيمٍ 1

Yani, medar-ı necat ve halâs, yalnız ihlâstır. İhlâsı kazanmak çok mühimdir. Bir zerre ihlâsamel, batmanlarla hâlis olmayana müreccahtır. 2

İhlâsı kazandıran, harekâtındaki sebebi sırf bir emr-i İlâhî ve neticesi rıza-yı İlâhî olduğunu düşünmeli ve vazife-i İlâhiyeye karışmamalı.

Herşeyde bir ihlâs var. Hattâ muhabbetin de ihlâsla bir zerresi, batmanlarla resmî ve ücretli muhabbete tereccuh eder. İşte bir zat bu ihlâsmuhabbeti böyle tabir etmiş:

وَمَآ اَنَا بِالْبَاغِى عَلَى الْحُبِّ رُشْوَةً ضَعِيفٌ هَوًى يُبْغىَ عَلَيْهِ ثَوَابُ 3

Yani, “Ben muhabbet üzerine bir rüşvet, bir ücret, bir mukabele, bir mükâfat istemiyorum. Çünkü, mukabilinde bir mükâfat, bir sevap istenilen muhabbet zayıftır, devamsızdır.” Hattâ hâlis muhabbet, fıtrat-ı insaniyede ve umum validelerde derc edilmiştir.

İşte bu hâlis muhabbete tam mânâsıyla validelerin şefkatleri mazhardır. Valideler, o sırr-ı şefkatle, evlâtlarına karşı muhabbetlerine bir mükâfat, bir rüşvet istemediklerine ve talep etmediklerine delil; ruhunu, belki saadet-i uhreviyesini de onlar için feda etmeleridir. Tavuğun bütün sermayesi kendi hayatı iken, yavrusunu itin ağzından kurtarmak için -Hüsrev’in müşahedesiyle- kafasını ite kaptırır.

Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler:

1 : “İnsanlar helâk oldu-âlimler müstesna. Âlimler de helâk oldu-ilmiyle amel edenler müstesna. Amel edenler de helâk oldu-ihlâs sahipleri müstesna. İhlâs sahiplerine gelince, onlar da pek büyük bir tehlike ile karşı karşıyadırlar.” bk. Aclûnî, Keşfü’l-Hafâ 2:415; Gazâlî, İhyâu Ulûmi’d-Dîn 3:414,4:179, 362.
2 : el-Hâkim, el-Müstedrek 4:341; Ebû Nuaym, Hilyetü’l-Evliyâ 1:244.
3 : bk. İbni Kays, Kura’d-Dayf 1:95, 207; ez-Zehebî, Târihu’l-İslâm 103.
« Önceki Sayfa  | | Sonraki Sayfa »
Önceki Risale: On Altıncı Lem'a / Sonraki Risale: On Sekizinci Lem'a
Ekranı Genişlet
Lügat Listesi

Lügatler :

amel : iş, davranış
batman : yaklaşık 8 kg ağırlığında bir ağırlık ölçüsü
Cenâb-ı Hak : Hakkın tâ kendisi olan şeref ve yücelik sahibi Allah
derc edilmek : yerleştirilmek
elhasıl : kısaca, özetle
emr-i İlâhî : Allah’ın emri
esbab : sebepler
esbab-ı zâhiriye : görünürdeki sebepler
fıtrat-ı insaniye : insanın yaratılışı, tabiatı
hadis : Peygamber Efendimizin (a.s.m.) mübarek söz, fiil ve hareketi veya onun onayladığı başkasına ait söz, iş veya davranış
halâs : kurtulma
hâlis : içten
harekât : hareketler
ihlâs : ibadet ve davranışlarda sadece Allah’ın rızasını gözetme
ihtiyar : dileme, irade
mânâsıyla : anlamıyla
mazhar etme : eriştirme
medar-ı necat : kurtuluş sebebi
muhabbet : sevgi
mukabele : karşılık verme
mukabil : karşılık
mükâfat : ödül
müreccah : tercih edilen
müşahede : gözlemleme
netice : sonuç, son
rıza-yı İlâhî : Allah’ın rızası
saadet-i uhreviye : âhiret hayatındaki mutluluk
sırr-ı şefkat : şefkatin içinde gizli olan sır
tabir etmek : açıklamak, ifade etmek
talep : istek
tereccuh etmek : üstün gelmek
umum : bütün
valide : anne
vazife-i İlâhiye : İlâhi görev
zat : kişi
zerre : atom
Yükleniyor...