Onun için, fıtratlarıyla ve zayıf hilkatleriyle nâmahremlerden şiddetli korkarlar ve çarşaf altında saklanmaya kendilerini mecbur bilirler. Çünkü, erkek sekiz dakika zevk ve lezzet için sefahete girse, ancak sekiz lira kadar birşey zarar eder. Fakat kadın sekiz dakika sefahetteki zevkin cezası olarak, dünyada dahi sekiz ay ağır bir yükü karnında taşır ve sekiz sene de o hâmisiz çocuğun terbiyesinin meşakkatine girdiği için, sefahette erkeklere yetişemez, yüz derece fazla cezasını çeker.

Az olmayan bu nevi vukuat da gösteriyor ki, mübarek taife-i nisâiye, fıtraten yüksek ahlâka menşe olduğu gibi, fısk ve sefahette dünya zevki için kabiliyetleri yok hükmündedir. Demek onlar daire-i terbiye-i İslâmiye içinde mes’ut bir aile hayatını geçirmeye mahsus bir nevi mübarek mahlûkturlar. Bu mübarekleri ifsad eden komiteler kahrolsunlar! Allah, bu hemşirelerimi de bu serserilerin şerlerinden muhafaza eylesin. Âmin.

Hemşirelerim, mahremce bu sözümü size söylüyorum: Maişet derdi için, serseri, ahlâksız, frenkmeşrep bir kocanın tahakkümü altına girmektense, fıtratınızdaki iktisat ve kanaatle, köylü mâsum kadınların nafakalarını kendileri çıkarmak için çalışmaları nev’inden kendinizi idareye çalışınız, satmaya çalışmayınız.

Şayet size münasip olmayan bir erkek kısmet olsa, siz kısmetinize razı olunuz ve kanaat ediniz. İnşaallah, rızanız ve kanaatinizle o da ıslah olur. Yoksa, şimdiki işittiğim gibi, mahkemelere boşanmak için müracaat edeceksiniz. Bu da, haysiyet-i İslâmiye ve şeref-i milliyemize yakışmaz.

ÜÇÜNCÜ NÜKTE

Aziz hemşirelerim, kat’iyen biliniz ki, daire-i meşruanın haricindeki zevklerde, lezzetlerde, on derece onlardan ziyade elemler ve zahmetler bulunduğunu, Risale-i Nur yüzer kuvvetli delillerle, hadisatlarla ispat etmiştir. Uzun tafsilâtını Risale-i Nur’da bulabilirsiniz.

Ezcümle, Küçük Sözler’den Altıncı, Yedinci, Sekizinci Sözler ve Gençlik Rehberi benim bedelime sizlere tam bu hakikati gösterecek. Onun için, daire-i meşruadaki keyfe iktifâ ediniz ve kanaat getiriniz. Sizin hanenizdeki mâsum evlâtlarınızla mâsûmâne sohbet, yüzer sinemadan daha ziyade zevklidir.
« Önceki Sayfa  | | Sonraki Sayfa »
Önceki Risale: Yirmi Üçüncü Lem'a / Sonraki Risale: Yirmi Beşinci Lem'a
Ekranı Genişlet
Lügat Listesi

Lügatler :

âmin : “Allahım kabul eyle”
aziz : çok değerli, izzetli
daire-i meşrua : dinin uygun gördüğü helâl daire
daire-i terbiye-i İslâmiye : İslâmiyetin terbiye dairesi
elem : acı, keder
evlât : çocuklar
ezcümle : örneğin
fısk : günah
fıtrat : yaratılış, mizaç
fıtraten : yaratılış itibariyle
frenkmeşrep : Avrupalıları taklit eden
Gençlik Rehberi : Risale-i Nur içinde bulunan gençlere ait meselelerden oluşan bir kitapçık
hadisat : hâdiseler, olaylar
hakikat : gerçek
hâmisiz : koruyucusuz
hane : ev
haricinde : dışında
haysiyet-i İslâmiye : İslâmiyetin değeri, şerefi
hemşire : kız kardeş
ıslah olmak : kötülüklerden kurtulup doğru yolu bulmak
ifsad eden : bozan
iktifâ etmek : yetinmek
iktisat : tutumlu olma
inşaallah : Allah izin verirse
kabiliyet : yetenek
kanaat getirmek : elindekiyle yetinmek
kanaat : Allah’ın nasip ettiği rızka razı olma, yetinme
kat’iyen : kesin olarak
komite : heyet, komisyon
Küçük Sözler : Sözler kitabı içerisinden alınmış olan bazı bölümlerden oluşan kitapçık
mahlûk : yaratılmış, varlık
mahrem : gizliliği olan
mahsus : has, özel
maişet : geçim
mâsum : günahsız, temiz, saf
mâsûmâne : suçsuz, günahsız bir biçimde
menşe : kaynak
mes’ut : mutlu
meşakkat : güçlük, zorluk
muhafaza : koruma, saklama
mübarek : hayırlı
münasip : uygun
müracaat etmek : başvurmak
nafaka : geçim için gerekli olan şey
nevi : çeşit, tür
nükte : ince ve derin anlamlı söz
rıza : hoşnutluk
sefahat : yasak zevk ve eğlenceye düşkünlük
şer : kötülük
şeref-i milliye : millete ait şeref
tafsilât : ayrıntılar
tahakküm : baskı, zorbalık
taife-i nisâiye : kadınlar topluluğu
terbiye : eğitim, yetiştirme
vukuat : meydana gelen olaylar
ziyade : çok, fazla
Yükleniyor...