عَلَيْهِ وَعَلٰۤى اٰلِهِ وَاَصْحَابِهِ اَلصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ بِعَدَدِ اَنوَاعِ الْكَاۤئِنَاتِ وَمَوْجُودَاتِهَا1

İşte böyle bir zâtın mevlid ve miracını dinlemek, yani terakkiyâtının mebde’ ve müntehâsını işitmek, yani tarihçe-i hayat-ı mâneviyesini bilmek, o zâtı kendine reis ve seyyid ve imam ve şefî telâkki eden mü’minlere ne kadar zevkli, fahirli, nurlu, neş’eli, hayırlı bir müsamere-i ulviye-i diniye olduğunu anla.

Yâ Rab! Habib-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm hürmetine ve İsm-i Âzam hakkına, şu risaleyi neşredenlerin ve rüfekasının kalblerini envâr-ı imaniyeye mazhar ve kalemlerini esrar-ı Kur’âniyeye naşir eyle ve onlara sırat-ı müstakimde istikamet ver. Âmin.

سُبْحَانَكَ لاَعِلْمَ لَنَاۤ اِلاَّ مَاعَلَّمْتَنَاۤ اِنَّكَ اَنْتَ الْعَلِيمُ الْحَكِيمُ2

اَلْبَاقِى هُوَ الْبَاقِى 3
Said Nur

Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler:

1 : Kâinatın adedi ve mevcudatı adedince salât ve selâm onun ve âl ve ashabının üzerine olsun.
2 : “Seni her türlü noksandan tenzih ederiz. Senin bize öğrettiğinden başka bilgimiz yoktur. Muhakkak ki Sen, ilmi ve hikmeti herşeyi kuşatan Alîm-i Hakîmsin.” Bakara Sûresi, 2:32.
3 : Bâkî olan sadece Odur.
Ekranı Genişlet
Lügat Listesi

Lügatler :

Aleyhissalâtü Vesselâm : Allah’ın salât ve selâmı onun üzerine olsun
âmin : “Allahım kabul eyle”
envâr-ı imaniye : iman nurları
esrâr-ı Kur’âniye : Kur’ân’ın sırları
fahr : gurur, övünme
Habîb-i Ekrem : Allah’ın sevgilisi olan Hz. Muhammed (a.s.m.)
hayır : iyilik
İsm-i Âzam : Cenâb-ı Hakkın binbir isminden en büyük ve mânâca diğer isimleri kuşatmış olanı
mazhar : eriştirme, kavuşturma
mebde’ : temel, başlangıç
Mevlid : doğum; Hz. Muhammed’in (a.s.m.) doğumunu anlatan şiir
mirac : Peygamberimizin Allah’ın huzuruna yükselişi ve bütün mâ-nevî âlemleri gezdiği yolculuk
mü’min : Allah’a inanan
müntehâ : en son nokta
müsamere-i ulviye-i diniye : dinle ilgili yüce bir kutlama
naşir : yayınlayan
neşir : yayma
nur : aydınlık, ışık
reis : başkan
risale : küçük kitap, mektup
rüfekâ : arkadaşlar, eşler
seyyid : efendi, sahip
sırat-ı müstakim : dosdoğru yol
şefî : şefaat eden, şefaatçı
tarihçe-i hayat-ı mâneviye : mânevî hayat hikâyesi
telâkki etme : kabul etme
terakkiyât : yükselmeler
Yâ Rab : Ey Rabbim!
Yükleniyor...