بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

اَلْحَمْدُ ِللهِ وَالصَّلاَةُ عَلٰى نَبِيِّهِ
1

Bu risale, dört bab ile bir hâtime ve bir mukaddeme üzerine tertip edilmiştir.

Mukaddeme

Kırk sene ömrümde, otuz sene tahsilimde yalnız dört kelime ile dört kelâm öğrendim; tafsilen beyan edilecektir. Burada, yalnız icmalen işaret edilecektir. Kelimelerden maksat, mânâ-yı harfî, mânâ-yı ismî, niyet, nazar’dır. Şöyle ki:

Cenâb-ı Hakkın mâsivâsına, yani kâinata mânâ-yı harfi ile ve Onun hesabına bakmak lâzımdır. Mânâ-yı ismi ile ve esbab hesabına bakmak hatâdır.

Evet, herşeyin iki ciheti vardır. Bir ciheti Hakka bakar, diğer ciheti de halka bakar. Halka bakan cihet, Hakka bakan cihete tenteneli bir perde veya şeffaf bir cam parçası gibi, altında Hakka bakan cihet-i isnadı gösterecek bir perde gibi olmalıdır. Binaenaleyh, nimete bakıldığı zaman Mün’im, san’ata bakıldığı zaman Sâni, esbaba nazar edildiği vakit Müessir-i Hakikî zihne ve fikre gelmelidir.

Ve keza, nazar ile niyet mahiyet-i eşyayı tağyir eder. Günahı sevaba, sevabı günaha kalb eder. Evet, niyet âdi bir hareketi ibadete çevirir. Ve gösteriş için yapılan bir ibadeti günaha kalb eder. Maddiyata esbab hesabıyla bakılırsa cehalettir. Allah hesabıyla olursa mârifet-i İlâhiyedir.

Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler:

1 : Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla. Hamd Allah’a mahsustur. Salât Onun peygamberi üzerine olsun.
« Önceki Sayfa  | | Sonraki Sayfa »
Önceki Risale: Lâsiyyemalar / Sonraki Risale: Katrenin Zeyli
Ekranı Genişlet
Lügat Listesi

Lügatler :

âdi : basit, değersiz
bab : bölüm, kısım
beyan etmek : açıklamak
binaenaleyh : bundan dolayı
cehalet : cahillik
Cenâb-ı Hak : Hakkın ta kendisi olan sonsuz şeref ve yücelik sahibi Allah
cihet : yön
cihet-i isnad : dayanma yönü
esbab : sebepler
Hak : varlığı hak olan ve her hakkın sahibi olan Allah
hâtime : sonuç, son bölüm
icmalen : kısaca, özetle
kalb etmek : dönüştürmek
kelâm : söz, ifade
keza : aynı, aynı biçimde
maddiyat : maddî şeyler
mahiyet-i eşya : varlıkların asıl özelliği, içyüzü
maksat : amaç, gaye
mâlik : sahip
mânâ-yı harfî : harf mânâsı; bir şeyin kendisini değil de san’atkârını, ustasını, sahibini bildirip tanıtan mâna
mânâ-yı ismî : isim mânâsı; bir şeyin bizzat kendisine bakan ve kendisini tanıtan mânâsı
mârifet-i İlâhiye : Allah’ı bilme ve tanıma
mâsivâ : Allah’tan başka her şey, diğer bütün varlıklar
mukaddeme : başlangıç; giriş bölümü
Müessir-i Hakikî : gerçek tesir sahibi olan, bütün sebepleri yaratıp onlara hükmeden Allah
Mün'im : gerçek nimet verici olan Allah
nazar etmek : bakmak
nazar : bakış açısı, görüş
risale : küçük çaplı kitap; Katre Risalesi
Sâni : her şeyi mükemmel bir san’atla yaratan Allah
tafsilen : ayrıntılı olarak
tağyir etmek : değiştirmek
tahsil : ilim öğrenme, öğrenim
tenteneli : tül gibi, ince ve şeffaf
tertip etmek : sıralamak, düzenlemek
Yükleniyor...