Hasletlerin yerleri değişse, mahiyetleri değişir
Bir haslet; yer ayrı sima bir. Kâh dev, kâh melek, kâh salih, kâh talih. Misali şunlardır:
Zaifin kavîye karşı izzet-i nefsi sayılan bir sıfat, ger olursa kavîde, tekebbür ve gururdur.
Kavînin bir zaife karşı da tevazuu sayılan bir sıfatı, ger olursa zaifte, tezellül ve riyâdır.
Bir ulül’emr, makamında olursa ciddiyeti vakardır, mahviyeti zillettir.
Hanesinde bulunsa, mahviyeti tevazu, ciddiyeti kibirdir.
Mütekellim-i vahde olsa eğer bir zâtta, müsamaha hamiyet, fedakârlık bir haslet, bir amel-i salihtir.
Mütekellim-i maalgayr olsa eğer o zâtta, müsamaha hıyânet, fedakârlık bir sıfat, bir amel-i talihtir.
Tertib-i mebâdide tevekkül, tembelliktir. Terettüb-ü netice noktasındaki tefviz, tevekkül-ü şer’îdir.
Semere-i sa’yine, kısmetine rıza ise memduh bir kanaattir, meyl-i sa’ye kuvvettir.
Mevcut mala iktifâ, mergub kanaat değil, belki dûn-himmetliktir. Misaller daha çoktur.
Kur’ân mutlak zikreder sâlihât1 ve takvâyı.2 İphamında remz eder makamatın tesiri. Îcâzı bir tafsildir; sükûtu geniş sözdür.
• • •
Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler:
1 : bk. Bakara Sûresi, 2:25; Âl-i İmran Sûresi, 3:57; Nisâ Sûresi, 4:122; Mâide Sûresi, 5:9;
2 : bk. Bakara Sûresi, 2:197; Mâide Sûresi, 5:2; A’râf Sûresi, 7:26; Hac Sûresi, 22:32.
2 : bk. Bakara Sûresi, 2:197; Mâide Sûresi, 5:2; A’râf Sûresi, 7:26; Hac Sûresi, 22:32.
Önceki Risale: Otuz Üçüncü Söz / Sonraki Risale: Konferans






