Otuz Birinci Söz
Mirac-ı Nebeviyeye (a.s.m.) dairdir


İHTAR: Mirac meselesi, erkân-ı imaniyenin usulünden sonra terettüp eden bir neticedir. Ve erkân-ı imaniyenin nurlarından medet alan bir nurdur. Erkân-ı imaniyeyi kabul etmeyen dinsiz mülhidlere karşı, elbette bizzat ispat edilmez. Çünkü, Allah’ı bilmeyen, Peygamberi tanımayan ve melâikeyi kabul etmeyen veya semâvâtın vücudunu inkâr eden adamlara Miracdan bahsedilmez; evvelâ o erkânı ispat etmek lâzım geliyor. Öyle ise, biz, Miracda istib’âd ile vesveseye düşen bir mü’mini muhatap ittihaz ederek, ona karşı serd-i kelâm edip ara sıra, makam-ı istimâda olan mülhidi nazara alıp serd-i kelâm edeceğiz. Bazı Sözlerde hakikat-i Miracın bir kısım lem’aları zikredilmiştir. İhvanlarımın ısrarıyla, ayrı ayrı o lem’aları hakikatin aslıyla birleştirmek ve kemâlât-ı Ahmediyenin (a.s.m.) cemâline birden bir âyine yapmak için, inayeti Allah’tan istedik.

| Sonraki Sayfa »
Önceki Risale: Otuzuncu Söz / Sonraki Risale: Otuz İkinci Söz
Ekranı Genişlet
Lügat Listesi

Lügatler :

âyine : ayna
cemâl : güzellik
erkân : esaslar, şartlar
erkân-ı imaniye : imanın şartları, esasları
evvelâ : ilk olarak
hakikat : gerçek, doğru
hakikat-i Mirac : Miracın aslı ve esası, gerçek mahiyeti
ihtar : hatırlatma
ihvan : kardeşler
inayet : yardım
inkâr : inanmama, kabul etmeme
istib’ad : akıldan uzak görme
ittihaz : edinme, kabul etme
kemâlât-ı Ahmediye : Peygamberimiz Hz. Muhammed’in üstün özellikleri, mükemmellikleri
lem’a : parıltı
makam-ı istimâ : dinleme makamı
medet : yardım
melâike : melekler
Mirac-ı Nebeviye : Peygamberimizin (a.s.m.) Allah’ın huzuruna yükselişi ve bütün kâinat âlemlerini gezdiği yolculuk
mü’min : imanlı, Allah’a inanan
mülhid : dinsiz, inkârcı
nazar : dikkat
semâvât : gökler
serd-i kelâm etmek : söz söylemek
terettüp : sırası gelme
usul : esas
vesvese : şüphe, kuruntu
vücud : varlık
zikredilmek : anılmak, belirtilmek
Yükleniyor...