MUKADDİME
Tahavvülât-ı zerrât, Nakkâş-ı Ezelînin kalem-i kudreti, kitab-ı kâinatta yazdığı âyât-ı tekvîniyenin hengâmındaki ihtizâzâtı ve cevelânıdır. Yoksa, maddiyyun ve tabiiyyunların tevehhüm ettikleri gibi tesadüf oyuncağı ve karışık, mânâsız bir hareket değildir. Çünkü, bütün mevcudat gibi, zerreler ve herbir zerre, mebde-i hareketinde “Bismillâh“ der. Çünkü, nihayetsiz, kuvvetinden fazla yükleri kaldırır ve buğday tanesi kadar bir çekirdeğin koca bir çam ağacı gibi bir yükü omuzuna alması gibi... Hem vazifesinin hitâmında “Elhamdü lillâh” der. Çünkü, bütün ukulü hayrette bırakan hikmetli bir cemâl-i san’at, faideli bir hüsn-ü nakış göstererek, Sâni-i Zülcelâlin medâyihine bir kaside-i medhiye gibi bir eser gösterir. Meselâ, nar ve mısıra dikkat et.HAŞİYE
Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler:
1 : Kitab-ı Mübîn: Mâide Sûresi, 5:15; En’âm Sûresi, 6:59; Yûnus Sûresi, 10:61; Hûd Sûresi, 11:6; Yûsuf Sûresi, 12:1; Şuarâ Sûresi, 26:2; Neml Sûresi, 27:1, 75; İmam-ı Mübîn: Yâsin Sûresi, 36:12.
2 : es-Suyûtî, ed-Dürru’l-Mensûr 7:48; Ebu’s-Süûd, Tefsîr 7:61; eş-Şevkânî, Fethu’l-Kadîr 5:367.
3 : et-Teberî, Câmiu’l-Beyân 7:212; el-Beyzâvî, Tefsîr 3:206; el-Kurtubî, el-Câmi’ li Ahkâmi’l-Kur’ân 7:4.