6. Bir adam otuz sene evvel 1 اَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ وَالسِّيَاسَةِ deyip efkârında ve hayatında bir düstur yapan ve yirmi beş sene gazeteleri okumayan ve dinlemeyen ve on sene Harb-i Umumîyi bilmeyen, merak etmeyen, sormayan ve on iki sene zarfında hükûmetin erkân ve vükelâ ve mebuslarının kimler olduğunu bilmeyen ve dünyanın en hoş mertebelerine hiç ehemmiyet vermeyen ve bu halini mahkemelerdeki bütün dostlarını şahit göstererek dâvâ edip bir cihette ispat eden ve imanın cüz’î bir hakikatine ve Kur’ân’ın bir kudsî nüktesine dünya saltanatından ziyade ehemmiyet verip bütün hayatını öyle hakikatlere sarf eden ve dünya ahvalini âhiret işlerine tercih edenleri divaneler telâkki eden o münzevî adamı, siyaset-i dünyeviye ile ve gizli entrikalarla ittiham etmek ne kadar çirkin ve zâlimâne bir yanlış olduğunu, ceza verdirenlerin ve Posta gazetesine ihbar edenlerin vicdanlarına havale ediyorum. Temyiz Mahkemesine, temyiz lâyihası olarak iddianameye karşı büyük itiraznamemi takdim ediyorum.

Afyon Cezaevinde on bir ay
tecrid-i mutlakta azap çeken
Said Nursî
• • •

Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler:

1 : “Şeytan’ın ve siyâsetin şerrinden Allah’a sığınırım.”
« Önceki Sayfa  | | Sonraki Sayfa »
Önceki Risale: On Üçüncü Şuâ / Sonraki Risale: Beşinci Şuâ
Ekranı Genişlet
Lügat Listesi

Lügatler :

âhiret : öteki dünya, öldükten sonraki sonsuz hayat
ahvâl : hâller, davranışlar
azap : sıkıntı, işkence
divane : akılsız, deli
entrika : dalavere, dolap çevirme
hakikat : doğru gerçek
iddianame : savcının bir dava konusunda hazırladığı iddia ve delilleri içine alan yazısı
itirazname : itiraz dilekçesi
ittiham etmek : suçlamak
münzevî : bir köşeye çekilip ibadetle uğraşan, vaktini ibadetle geçiren
siyaset-i dünyeviye : dünya siyaseti
takdim etmek : sunmak
tecrid-i mutlak : hücre hapsinde bulundurmak, kimseyle görüştürmeme
telâkki eden : anlayan, kabul eden
temyiz lâyihası : temyiz dilekçesi; hakkında karar verilen bir davanın tekrar görüşülmesini talep etmek üzere yüksek mahkemeye yazılan itiraz dilekçesi
Temyiz Mahkemesi : yüksek mahkeme; Yargıtay
zâlimâne : zâlimce
ziyade : çok
Yükleniyor...