“Yukarıda izah ettiğimiz kanunî taraflarımız farz-ı muhal nazar-ı dikkate alınmaz, Türk Ceza Kanununun antidemokratik 163’üncü maddesine göre müvekkilimin tâkibi mümkün farz edilirse, isnat edilen suçun tahliline geçer ve şöyle deriz:

“Bir Müslüman. Ak saçlı, yaşlı bir Müslüman. Saçını başını ve yaşını bütün ömrü boyunca nurla ağartmış bir Müslüman. Saçı, başı, yaşı ve bütün vücudu Allah’ın nuruyla yıkanmış, ter temiz ve bem beyaz bir Müslüman. Bütün ömrü boyunca in’âm-ı Hak olan hayatını, Türk milletinin salâh ve hakikî saadeti için vakfetmiş, emr-i İlâhî olan ruhunu, feleğin hakikî mâliki Allah’a teslim edinceye kadar aynı yolda yürümeye azmetmiş, bina-yı Sübhanî olan bedenini, yalnız Allah yolunda yıpratmış olan büyük bir Müslüman, bugün, ‘Demokrasi vardır’ denilen birgün, kalkıyor, yalnız ‘Allah’ diyor, ‘Kitap’ diyor, ‘Resul’ diyor ve gençliğe, ‘Dikkat’ diyor. Der demez arkasından savcı (dâvâyı açan savcı) yapışıyor.

“Gel buraya... Suç işledin!’ diyor.
“Ve âfâkı kap kara bir zulmet kaplamıştır.

“Fakat, bakın şu asîl ve necip ihtiyar Müslümana! Ne kadar sakin ve ne kadar rahattır. Zira kesrette değil, vahdettedir. Gecenin zulmetinden ve gündüzün rengârenginden bîfütûrdur. Belâ zindanında safayı seyretmektedir. Cefa sofrasında vefa bulan, mazhar-ı tecellî olandır. Zira eşya hakikatlerinden haberdardır. Kesafeti letafete kalb etmiştir. Kanı çekilmiş, damarlarında kan yerine, feyz-i Hak ve nur cereyan etmektedir ve savcı (dâvâyı açan savcı) bu Müslümanı kolundan yakalamış, hapse sürüklemektedir.

“Niçin? Neden? Ne yaptı bu pîr-i fânî? Nedir kabahati bu ihtiyar Müslümanın? Ne mi yaptı? Bakın, savcıya (dâvâyı açana) göre neler ve neler yaptı?

“Gençlik Rehberi adıyla bir kitap çıkardı.
“A. Lâikliğe aykırı hareket etti. Allah, din, iman lâikliğe aykırı olur mu? Olur. Peki, başka?

“B. Devletin içtimaî, iktisadî, siyasî ve hukukî temel nizamlarını dinî esaslara uydurmak istedi. Nasıl, niçin ve ne maksatla yaptı bunları?

“C. Şahsî nüfuz temin ve tesis etmek maksadıyla...
« Önceki Sayfa  | | Sonraki Sayfa »
Önceki Risale: Afyon Hayatı
Ekranı Genişlet
Lügat Listesi

Lügatler :

âfâk : ufuklar
asîl : asaletli
azmetme : kararlı olma
bîfütûr : usanmaz
bina-yı Sübhanî : her türlü kusur ve eksiklikten yüce olan Allah’ın san’atla yarattığı bina; beden
cefa : sıkıntı, eziyet
cereyan etme : akma, dolaşma
ehl-i vukuf : bilirkişi
emr-i İlâhî : Allah’ın emri
felek : gök, gök katı; varlıklar âlemi
feyz-i Hak : Allah’ın feyzi, mânevi gıda ve bereketi
Gençlik Rehberi : gençlere hak ve doğru yolu göstermek ve onları inançsızlık tehlikelerinden korumak için Risale-i Nur’dan derlenen bir eser
hakikî : gerçek
içtimaî : sosyal, toplumsal
iktisadî : ekonomik
in’âm-ı Hak : Allah’ın nimeti, lütuf ve ihsanı
kabahat : suç, kusur
kalb etme : dönüşme, değişme
kesafet : yoğunluk, katılık, karanlık
kesret : çokluk
lâiklik : devlet yönetiminde bütün dinlere eşit mesafede durmayı öngören ve dinî olmayan sistem
letafet : incelik, hoşluk; cisimden alâkayı kesip nuraniyet kazanma
mâlik : sahip
mazhar-ı tecellî : tecellilere erişme, yansımalara ayna olma
necip : soylu
nizam : kanun, düzen
nüfuz : etkinlik, tesir
pîr-i fânî : pek yaşlı ve zayıf adam, dünyayı terk etmiş yaşlı
saadet : huzur, mutluluk
safâ : neşe, gönül hoşluğu, rahatlığı
salâh : iyilik, güzellik, barış ve huzur
temin : sağlama, elde etme
tesis etme : kurma
vahdet : birlik; her şeyi terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulunduran Allah’ın birliği
vakfetme : adama, bağışlama
zindan : hapis
zulmet : karanlık
Yükleniyor...