İslâmiyet düşmanlarının yaptıkları taarruz ve hilâf-ı hakikat menfî propagandalarına mukabil üniversite Nur talebelerinin bir açıklamasıdır.

Aziz, sıddık kardeşlerimiz; İmtihan ve gazanız geçmiş olsun der, sizi tebrik ederiz. Risale-i Nur’un tahkikî iman dersleriyle iman mertebelerinde terakki ve teâli edip kuvvetli imanı elde eden Nur talebeleri için öyle taarruzlar, bir cihetten bir imtihandır ve kömürle elması tefrik eden bir mihenktir. Nur talebeleri için Allah’a iman, Peygambere ittibâ ve Kur’ân-ı Kerîmle amelden dolayı hapisler bir medrese-i Yusufiyedir. Zulüm ve işkenceler, birer kamçı, birer perçindir. Kader-i İlâhî bize o hücumlarla işaret veriyor ki, “Haydi, durma, çalış!...”

Kur’ân ve iman hizmeti uğrunda mahkemelerde konuşmak, Nur talebelerince bir dostu ile sohbet etmektir. Karakollara götürülüp getirilmek, çarşı pazara gidip gelmekten farksızdır. Kelepçeler, dinî cihâd-ı ekberin birer altın bileziğidirler. Beşerin zulmen mahkûm etmesi ise, hakikatte Hakkın beraat vereceğine bir delildir. Bütün öyle işkence ve zulümler, Nur talebeleri için birer şeref madalyasıdır. Ne mutlu ki, otuz seneden beri Nur talebeleri ağabeylerimiz bu nimetlere mazhar olmuşlar. Maalesef bizlere ki, bizler bu şereflere nail olamadık ve olamayacağız da. Zira bunları kazandıran devir kapanmak üzeredir.

Risale-i Nur, bu vatan ve millete emniyet ve âsâyişi temin eden ve kalblere birer yasakçı bırakan imanî bir eserdir. İslâmiyet düşmanlarının tahrikâtıyla olan müteaddit mahkemelerde Risale-i Nur’a beraatler verilmiş. Temyiz Mahkemesi ittifakla beraat kararını tasdik ederek Risale-i Nur dâvâsı kazıye-i muhkeme halini almıştır. Yirmi beş mahkeme de “Risale-i Nur’da suç bulamıyoruz” diye karar vermiştir. Otuz seneden beri yüz binlerle Nur talebelerinin bir tek vukuatı görülmemiştir. Bunun için, Risale-i Nur’un neşrine mâni olmaya çalışanlar, emniyet ve âsâyişin düşmanı ve vatan ve millet haini anarşistlerin hesabına bilerek veya bilmeyerek çalışanlardır.
« Önceki Sayfa  | | Sonraki Sayfa »
Önceki Risale: Afyon Hayatı
Ekranı Genişlet
Lügat Listesi

Lügatler :

amel : davranış, iş
tahkikî : araştırılmış ve delilleri bulunmuş
asayiş : emniyet, güven ve huzur
aziz : çok değerli, izzetli
beraat : temize çıkma, suçsuz bulunma, serbest bırakılma
beşer : insan
cihâd-ı ekber : en büyük cihat; nefisle mücadele
devir : dönem
gaza : din vatan ve millet gibi mukaddes değerler uğruna yapılan cihat ve mücadele
Hak : varlığı hak olan, her şeyi hakkıyla yaratan ve her hakkın sahibi olan Allah
hakikat : gerçek
hilâf-ı hakikat : gerçeğe aykırı, gerçek dışı
imanî : imanla ilgili, imana dair
ittibâ : uyma, tâbi olma
ittifak : görüş birliği, oy birliği
kader-i İlâhî : Allah’ın meydana gelecek hâdiseleri olmadan önce takdir etmesi, plânlaması
kaziye-i muhkeme : Yargıtay’ın onayından geçen ve kanunen itiraz edilemeyen kesinleşmiş hüküm, son karar
mahkûm etme : cezalandırma, ceza ile hükmetme
mâni : engel
mazhar : erişme, ayna olma
medrese-i Yusufiye : Hz. Yusuf’un (a.s.) hapiste kalmasına benzetilerek, îman ve Kur’ân hizmetinden dolayı tutuklananların hapsedildiği yer mânâsında kullanılan hapishaneye verilen ad
menfî : olumsuz
mertebe : derece, basamak
mihenk : ölçü
mukabil : karşılık
müteaddit : bir çok, çeşitli
nail : erişme, kavuşma
neşr : yayma, yayınlama
nimet : iyilik, lütuf, ihsan
sıddık : çok doğru ve gönülden bağlı
şeref : yükseklik, yücelik
taarruz : saldırı, hücum
tahrikât : tahrik etme, kışkırtma
tasdik : onaylama
teâli : yükselme, yücelme
tefrik : birbirinden ayırma
temin : sağlama
Temyiz Mahkemesi : Yargıtay; alt mahkeme kararlarının doğru verilip verilmediğini incelemekle görevli üst makam
terakki : ilerleme, yükselme
vukuat : hadise, olay
zulmen : haksızlıkla, zulme uğrayarak
zulüm : haksızlık, eziyet, işkence
Yükleniyor...