Rüyanın Hakikati Nedir?
Birinci Risale olan Birinci Mesele
بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيم
اِنْ كُنْتُمْ لِلرُّءْيَا تَعْبُرُونَ
SANİYEN: Üç sene evvel benimle görüştükten üç gün sonra tabiri çıkmış, tevili tezahür etmiş eski bir rüyanızın, şimdi tabirini istiyorsunuz. Şimdilik o güzel, mübarek, müjdeli rüya mürur-u zamana uğramış. Mânâsını göstermiş olan o rüyaya karşı böyle desem hakkım yok mu?
نَه شَبَمْ نَه شَبْ پَرَسْتَمْ مَنْ غُلاَمِ شَمْسَمْ اَزْشَمْسِ مِى كُويَمْ خَبَرْ
آنْ خَيَالاٰتِى كِه دَامِ اَوْلِيَاسْت - عَكْسِ مَهْرُويَانِ بُوسْتَانِ خُدَاسْت
Evet, kardeşim, seninle mahz-ı hakikat dersini müzakereye alışmışız. Hayalâtlara karşı kapısı açık olan rüyaları tahkikî bir surette mevzuubahis etmek, tahkik mesleğine tam uygun gelmediğinden, o cüz’î hâdise-i nevmiye münasebetiyle, mevtin küçük bir kardeşi olan nevme ait ilmî ve düsturî olarak altı nükte-i hakikati, âyât-ı Kur’âniyenin işaret ettiği vecihte beyan edeceğiz...
Okunan Yer: Mektubat, Yirmi Sekizinci Mektup
Açıklayan: Prof. Dr. Şadi Eren