وَاْلاِنْعَامُ الدَّائِمُ عَلَى اللّٰهِ دَلِيلٌ HAŞİYE-1 وَاْلآلآءُ شَهِيدٌ.

وَالْبَهَاءُ ِللّٰهِ شَهِيدٌ. وَالْجَمَالُ السَّرْمَدُ عَلَى اللّٰهِ دَلِيلٌ

وَالْجَلاَلُ ِللّٰهِ شَهِيدٌ. وَالْكَمَالُ عَلَى اللّٰهِ دَلِيلٌ

عَلَى اللّٰهِ دَلِيلٌ HAŞİYE-3 ِللّٰهِ شَهِيدٌ. وَالْجَبَرُوتُ HAŞİYE-2 وَالْعَظَمُوتُ

وَالربُوبِيَّةُ ِللّٰهِ شَهِيدٌ. وَاْلاُلوهِيَّةُ الْمُطْلَقَةُ عَلَى اللّٰهِ دَلِيلٌ

وَالسَّلْطَنَةُ ِللّٰهِ شَهِيدٌ. وَجُنُودُ السَّمٰوَاتِ وَاْلاَرْضِ عَلَى اللّٰهِ دَلِيلٌ


عَلَى اللّٰهِ دَلِيلٌHAŞİYE-5 ِللّٰهِ شَهِيدٌ. وَالتَّقْدِيرُ HAŞİYE-4 وَاْلاَقْضِيَةُ

AÇIKLAMA

Nimetler Allah’a şahit, HAŞİYE-1 verilen nimetlerin devamı Allah’a delildir.

Güzellik Allah’a şahit, sermedî cemâl Allah’a delildir.

Celâl Allah’a şahit, kemal Allah’a delildir.

Azamût HAŞİYE-2 Allah’a şahit, ceberût HAŞİYE-3 Allah’a delildir.

Rububiyet Allah’a şahit, mutlak ulûhiyet Allah’a delildir.

Saltanat Allah’a şahit, yer ve göklerin orduları Allah’a delildir.

Kazâlar HAŞİYE-4 Allah’a şahit, takdir HAŞİYE-5 Allah’a delildir.

Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler:

HAŞİYE-1 : Bunun emsalinde şehîdetün lâzım gelirken müzekker lâfzı bulunması, “İnne rahmetallâhi karîbün mine’l-muhsinîne”deki karîbetün yerine karîbün’deki nükte içindir. Bazı yerde cemaat gelse de, küllü vâhid murad olduğundan, müzekker lâfzı olan şehîdün zikredilmiştir.
HAŞİYE-2 : el-azamût: mübalâğalı azamet.
HAŞİYE-3 : el-ceberût: azamûtun daha bâtını ve daha dâimîsi.
HAŞİYE-4 : el-akzıyetü: hal-i hazır ve cüz’iyâtın mahsus ve muntazam miktarları, Fâtır-ı Hakîmin vücuduna şehadet ettikleri gibi.
HAŞİYE-5 : et-takdir: Küllî şeylerin ve cüz’iyâtın zevâliyle başka bir takdirin ve muntazam bir miktarın tezahürüne, o Fâtır-ı Hakîmin vücuduna delâlet ederler. Âdeta hayattaki intizamat-ı kazaiye şehadet ve hayat ve mevtin münavebeleri içindeki tecellî-i kader ve muntazamane takdire, ihya ve imate delâlet ediyor demektir. Meselâ, terbiye, vücudunu şeraiti dahilinde idare etmek; ve tedbir, onu değiştirmek; ve herbiri ayrı ayrı delâlet eder. Sair fıkraları buna kıyas et.
« Önceki Sayfa  | | Sonraki Sayfa »
Önceki Risale: Üçüncü Bab / Sonraki Risale: Beşinci Bab
Ekranı Genişlet
Lügat Listesi

Lügatler :

azamet : büyüklük, yücelik
bâtın : görünmeyen, iç
cemaat : topluluk
cüz'iyât : ferdler, küçük şeyler
dâimî : sürekli, devamlı
delâlet : delil olma, işaret etme
emsal : benzer
Fâtır-ı Hakîm : her şeyi hikmetle ve benzersiz şeyleri üstün sanatıyla yaratan Allah
fıkra : bölüm, ifade
hâl-i hazır : şimdiki zaman
ihyâ : hayat verme, diriltme
imâte : öldürme
İnne rahmetallâhi karîbün mine’l-muhsinîne : “Şüphesiz ki Allah’ın rahmeti ihsan sahiplerine yakındır.”
intizamat-ı kazaiye : kaderde olanların düzenli bir şekilde ortaya çıkması
karîbetün : yakındır (kadınlar için kullanılır)
karîbün : yakındır (erkekler için kullanılır)
kıyas : karşılaştırma
küllü vâhid : bir topluluktaki her bir kişi
mevt : ölüm
muntazam : düzenli
muntazamane : düzenli olarak
murad : irade edilen, istenen
mübalağa : abartı
münavebet : nöbetleşerek
müzekker : erkek; Arapçada erkeklir için kullanılan kelime
nükte : ince ve derin anlamlı söz
sair : başka
şehadet : şahitlik, tanıklık
şehîdetün : şahittir (kadınlar için kullanılır)
şehîdün : “şahittir” (erkekler için kullanılır)
şerait : şartlar
takdir : beğeniyi dile getiren ifade
tecellî-i kader : kaderin tecelli etmesi, görünmesi
tedbir : idare
terbiye : belli bir amaca erişecek şekilde geliştirme, olgunlaştırma
tezahür : belirme, görünme
vücud : varlık
zevâl : geçicilik, yokluk
zikretmek : anmak, belirtmek
Yükleniyor...