İşte, ey ehl-i Kur’ân olan şu vatanın evlâtları! Altı yüz sene değil, belki Abbasîler zamanından beri, bin senedir Kur’ân-ı Hakîmin bayraktarı olarak bütün cihana karşı meydan okuyup Kur’ân’ı ilân etmişsiniz. Milliyetinizi Kur’ân’a ve İslâmiyete kal’a yaptınız. Bütün dünyayı susturdunuz, müthiş tehâcümâtı def ettiniz. Tâ
 
فَسَوْفَ يَاْتِى اللهُ بِقَوْمٍ يُحِبُّهُمْ وَيُحِبُّونَهُ اَذِلَّةٍ عَلَى الْمُؤْمِنِينَ اَعِزَّةٍ عَلَى الْكَافِرِينَ يُجَاهِدُونَ فِى سَبِيلِ اللهِ 1

âyetine güzel bir mâsadak oldunuz. Şimdi Avrupa’nın ve frenk-meşrep münafıkların desiselerine uyup şu âyetin evvelindeki hitaba mâsadak olmaktan çekinmelisiniz ve korkmalısınız.

CÂY-I DİKKAT BİR HAL: Türk milleti anâsır-ı İslâmiye içinde en kesretli olduğu halde, dünyanın her tarafında olan Türkler ise Müslümandır. Sair unsurlar gibi müslim ve gayr-ı müslim olarak iki kısma inkısam etmemiştir. Nerede Türk taifesi varsa Müslümandır. Müslümanlıktan çıkan veya Müslüman olmayan Türkler, Türklükten dahi çıkmışlardır (Macarlar gibi). Halbuki, küçük unsurlarda dahi hem müslim ve hem de gayr-ı müslim var.

Ey Türk kardeş! Bilhassa sen dikkat et. Senin milliyetin İslâmiyetle imtizaç etmiş; ondan kàbil-i tefrik değil. Tefrik etsen, mahvsın. Bütün senin mazideki mefâhirin İslâmiyet defterine geçmiş. Bu mefâhir, zemin yüzünde hiçbir kuvvetle silinmediği halde, sen şeytanların vesveseleriyle, desiseleriyle o mefâhiri kalbinden silme.

BEŞİNCİ MESELE

Asya’da uyanan akvam, fikr-i milliyete sarılıp, aynen Avrupa’yı her cihetle taklit ederek, hattâ çok mukaddesatları o yolda feda ederek hareket ediyorlar. Halbuki her milletin kamet-i kıymeti başka bir elbise ister. Bir cins kumaş bile olsa, tarzı ayrı ayrı olmak lâzım gelir. Bir kadına bir jandarma elbisesi giydirilmez. Bir ihtiyar hocaya tango bir kadın libası giydirilmediği gibi, körü körüne taklit dahi çok defa maskaralık olur. Çünkü,

Evvelâ: Avrupa bir dükkân, bir kışla ise, Asya bir mezraa, bir cami hükmündedir. Bir dükkâncı dansa gider, bir çiftçi gidemez. Kışla vaziyeti ile mescid vaziyeti bir olmaz.

Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler:

1 : “Allah öyle bir topluluk getirecektir ki, Allah onları sever, onlar da Allah’ı sever. Onlar mü’minlere karşı alçak gönüllü, kâfirlere karşı izzet sahibidirler ve Allah yolunda cihad ederler.” Mâide Sûresi, 5:54.
« Önceki Sayfa  | | Sonraki Sayfa »
Önceki Risale: İkinci Mebhas / Sonraki Risale: Dördüncü Mebhas
Ekranı Genişlet
Lügat Listesi

Lügatler :

akvam : kavimler, milletler
anâsır-ı İslâmiye : Müslüman unsurlar, milletler
bilhassa : özellikle
cây-ı dikkat : dikkat çekici
cihan : dünya
cihet : yön, taraf
def etme : ortadan kaldırma
desise : hile, aldatma
fikr-i milliyet : milliyetçilik düşüncesi
frenk-meşreb : Avrupa hayranı
gayr-i müslim : müslüman olmayan
imtizaç : birbiriyle karışma, kaynaşma
inkısam etme : bölünme
kàbil-i tefrik : ayrılabilir olma, ayrılması mümkün
kamet-i kıymet : kıymet derecesi
kesret : çokluk
libas : elbise
mahv : yok oluş
mâsadak : bir söz veya hükmü doğrulayan husus, doğrulayıcı
maskara : gülünç, rezil
mazi : geçmiş zaman
mefâhir : övünülecek şeyler
mezraa : tarla
mukaddesat : mukaddes olan şeyler
münafık : iki yüzlü, inanmadığı halde inanmış görünen kişi
Müslim : Müslüman
sair : diğer
taife : grup, topluluk
tango : batı kaynaklı bir müzik ve bu müzik eşliğinde yapılan dans türü
tefrik : birbirinden ayırma
tehâcümât : hücumlar
unsur : millet
vesvese : kuruntu, şüphe
Yükleniyor...