Meselâ, nübüvvetin hayat-ı şahsiyedeki düsturî neticelerinden
1 تَخَلَّقُوا بِاَخْلاَقِ اللّٰهِ kaidesiyle, “Ahlâk-ı İlâhiye ile muttasıf olup Cenâb-ı Hakka mütezellilâne teveccüh edip, acz, fakr, kusurunuzu bilip dergâhına abd olunuz” düsturu nerede? Felsefenin “Teşebbüh-ü bi’l-Vâcib insaniyetin gayet-i kemâlidir” kaidesiyle, “Vâcibü’l-Vücuda benzemeye çalışınız” hodfuruşâne düsturu nerede? Evet, nihayetsiz acz, zaaf, fakr, ihtiyaçla yoğrulmuş olan mahiyet-i insaniye nerede? Nihayetsiz Kadîr, Kavî, Ganî ve Müstağnî olan Vâcibü’l-Vücudun mahiyeti nerede?

İkinci misal: Nübüvvetin hayat-ı içtimaiyedeki düsturî neticelerinden ve şems ve kamerden tut, tâ nebâtât hayvânâtın imdadına ve hayvânât insanın imdadına, hattâ zerrât-ı taamiye hüceyrât-ı bedenin imdadına ve muavenetine koşturulan düstur-u teâvün, kanun-u kerem, namus-u ikram nerede? Felsefenin hayat-ı içtimaiyedeki düsturlarından ve yalnız bir kısım zalim ve canavar insanların ve vahşî hayvanların fıtratlarını su-i istimallerinden neş’et eden düstur-u cidal nerede? Evet, düstur-u cidâli o kadar esaslı ve küllî kabul etmişler ki, “Hayat bir cidaldir“ diye eblehâne hükmetmişler.

Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler:

1 : bk. Mansur Ali Nâsıf, et-Tâc, 1:13 (Mukaddime); el-Cürcânî, et-Ta’rifât 1:564; İbni Kayyım el-Cevziyye, Medaricü’s-Salikin 3:241; el-Gazâlî, İhyâu Ulûmi’d-Dîn 4:306; el-Gazâlî, el-Maksadü’l-Ensâ s. 150; el-Bikaî, Masrau’t-Tasavvuf s. 240; et-Taberânî, el-Mu’cemü’l-Evsat 8:184; el-Hakîm et-Tirmizî, Nevâdiru’l-Usûl 2:284.
« Önceki Sayfa  | | Sonraki Sayfa »
Önceki Risale: Yirmi Dokuzuncu Söz / Sonraki Risale: Otuz Birinci Söz
Ekranı Genişlet
Lügat Listesi

Lügatler :

cidal : mücadele, kavga
dergâh : Allah’ın yüce katı
düstur-u cidâl : mücadele ve kavga prensibi, kanunu
düstur-u teavün : yardımlaşma prensibi, kanunu
eblehâne : ahmakçasına
esâsât-ı sâdıka : doğru esaslar, sağlam temeller
Ganî : her cihetle sonsuz zenginlik sahibi olan Allah
gayet-i kemâl : mükemmelleşme, yücelme gayesi
hayat-ı içtimaiye : toplumsal hayat
hayat-ı şahsiye : kişisel hayat
hodfuruşâne : kendini beğendirmeye çalışmak
hüceyrât-ı beden : bedenin hücreleri
Kadîr : sonsuz güç ve kudret sahibi Allah
kanun-u kerem : cömertlik ve ikram kanunu
Kavî : sonsuz kuvvet sahibi Allah
muavenet : yardım
muttasıf : vasıflanan
muvazene : karşılaştırma
Müstağnî : sınırsız zenginlik sahibi olan ve hiçbir şeye muhtaç olmayan Allah
mütezellilâne : kendi kusur ve aczini bilerek
namus-u ikram : bağış ve iyilik kanunu
neş’et eden : doğan, ortaya çıkan
netâic-i âliye : yüce neticeler
silsile-i nübüvvet : peygamberlik zinciri
su-i istimal : kötüye kullanma
teşebbüh-ü bi’l-Vâcib : Cenâb-ı Hakka benzemek mânâsında felsefi ifade
tevellüd eden : doğan, meydana çıkan
tevhid-i İlâhî : Allah’ın birliği
Vâcibü’l-Vücud : varlığı zorunlu olan, var olmak için hiçbir sebebe ihtiyacı olmayan Allah
zerrât-ı taamiye : yiyecek zerreleri
Yükleniyor...