1 وَمَا يَعْلَمُ تَأْوِيلَهُ إِلاَّ اللّٰهُ وَالرَّاسِخُونَ فِى الْعِلْمِ sırrıyla, vukuundan sonra te’villeri anlaşılır ve murat ne olduğu bilinir ki, ilimde râsih olanlar
2 اٰمَنَّا بِهِ كُلٌّ مِنْ عِنْدِ رَبِّنَا deyip o gizli hakikatleri izhar ederler.
2 اٰمَنَّا بِهِ كُلٌّ مِنْ عِنْدِ رَبِّنَا deyip o gizli hakikatleri izhar ederler.
Bu Beşinci Şuânın bir Mukaddimesi ve yirmi üç Meselesi vardır. Mukaddime beş noktadır.Birinci nokta: İman ve teklif, ihtiyar dairesinde bir imtihan, bir tecrübe, bir müsabaka olduğundan, perdeli ve derin ve tetkik ve tecrübeye muhtaç olan nazarî meseleleri elbette bedihî olmaz. Ve herkes ister istemez tasdik edecek derecede zarurî olmaz. Tâ ki, Ebu Bekir’ler âlâ-yı illiyyîne çıksınlar ve Ebu Cehil’ler esfel-i sâfilîne düşsünler. İhtiyar kalmazsa teklif olamaz. Ve bu sır ve hikmet içindir ki, mu’cizeler seyrek ve nâdir verilir. Hem dâr-ı teklifte gözle görünecek olan alâmet-i kıyamet ve eşrât-ı saat, bir kısım müteşabihat-ı Kur’âniye gibi kapalı ve te’villi oluyor. Yalnız, güneşin mağripten çıkması bedahet derecesinde herkesi tasdike mecbur ettiğinden, tevbe kapısı kapanır, daha tevbe ve iman makbul olmaz. Çünkü, Ebu Bekir’ler Ebu Cehil’ler ile tasdikte beraber olurlar. Hattâ Hazret-i İsa Aleyhisselâmın nüzûlü dahi ve kendisi İsa Aleyhisselâm olduğu, nur-u imanın dikkatiyle bilinir; herkes bilemez. Hattâ Deccal ve Süfyan 3 gibi eşhâs-ı müthişe, kendileri dahi kendilerini bilmiyorlar.
Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler:
1 : “Halbuki o âyetlerin tefsirini Allah’tan ve ilimde derinlik ve istikamet sahibi olanlardan başkası bilemez.” Âl-i İmrân Sûresi, 3:7. (Bu meal, müteahhirîn alimlerine (Yaklaşık Milâdî 1100 tarihinden sonra gelen âlimlere) göredir. Daha geniş bilgi için bk. Birinci Şua, On Üçüncü ve On Dördüncü Âyetler.)
2 : “Biz buna inandık. Muhkem âyetler de, müteşâbih âyetler de, hepsi Rabbimizin katından indirilmiştir.” Âl-i İmrân Sûresi, 3:7.
3 : Süfyan denilen İslâm deccalının varlığı hakkında bir çok hadîs vardır. Bunlardan birisi için bk. el-Hâkim, el-Müstedrek: 4:520.
2 : “Biz buna inandık. Muhkem âyetler de, müteşâbih âyetler de, hepsi Rabbimizin katından indirilmiştir.” Âl-i İmrân Sûresi, 3:7.
3 : Süfyan denilen İslâm deccalının varlığı hakkında bir çok hadîs vardır. Bunlardan birisi için bk. el-Hâkim, el-Müstedrek: 4:520.
Önceki Risale: On Dördüncü Şuâ / Sonraki Risale: On Beşinci Şuâ
Bölümler
- Mukaddime, Birinci Nokta
- Mukaddime, İkinci Nokta
- Mukaddime, Üçüncü Nokta
- Mukaddime, Dördüncü Nokta
- Mukaddime, Beşinci Nokta
- İkinci Makam, Birinci Mesele
- İkinci Makam, İkinci Mesele
- İkinci Makam, Üçüncü Mesele
- İkinci Makam, Dördüncü Mesele
- İkinci Makam, Beşinci Mesele
- İkinci Makam, Altıncı Mesele
- İkinci Makam, Yedinci Mesele
- İkinci Makam, Sekizinci Mesele
- İkinci Makam, Dokuzuncu Mesele
- İkinci Makam, Onuncu Mesele
- İkinci Makam, On Birinci Mesele
- İkinci Makam, On İkinci Mesele
- İkinci Makam, On Üçüncü Mesele
- İkinci Makam, On Dördüncü Mesele
- İkinci Makam, On Beşinci Mesele
- İkinci Makam, On Altıncı Mesele
- İkinci Makam, On Yedinci Mesele
- İkinci Makam, On Sekizinci Mesele
- İkinci Makam, On Dokuzuncu Mesele
- İkinci Makam, Yirminci Mesele
- İkinci Makam, Yirmi Birinci Mesele
- İkinci Makam, Yirmi İkinci Mesele
- İkinci Makam, Yirmi Üçüncü Mesele