Isparta’daki hayatından muhtelif safhalar 1
Mahkeme safahati: Afyon Mahkemesi tarafından kitaplar serbest bırakılmadan, Malatya hadisesi münasebetiyle bazı vilâyet ve kasabalarda taharriler yapıldı, mahkemeler açıldı. Ezcümle: Mersin’de, Rize’de, Diyarbakır’da Nurlar ve Nurcular aleyhine dâvâ açıldı; neticede mahkemeler beraat verdi. Birçok vilâyetlerde yapılan taharriler ve soruşturmalar ile Nurcular aleyhine umumî bir dâvâ açılması için Isparta Müddeiumumiliği harekete geçti. Sekseni mütecaviz Nur talebesi hakkında iddianame hazırlandı ve dosya sorgu hâkimliğine tevdi edildi.
Emniyetin pek çok gizli mensupları, Nur talebeleri arasında dolaşmaya, her hareketlerini kontrola başladılar. Ankara, İstanbul, Adapazarı, Safranbolu, Karabük, Dinar, İnebolu, Van gibi yerlerde araştırmalar, sorgular yapıldı. Yapılan bütün tetkikat ve taharriler neticesi, vatan, millet aleyhinde zerre kadar bir hareket bulunmayıp, bilâkis her vatandaşın göğsünü iftiharla kabartacak ilmî, imanî, vatanî hizmetler, ahlâkî gayret ve faaliyetlerle hareket ettikleri, Risale-i Nur’u okumak, okutmak ve neşrine çalışmaktan başka bir gaye ve maksatları bulunmadığı anlaşılmasıyla, “Nurcularda suç bulamıyoruz, medar-ı mes’uliyet bir hareket ve faaliyetleri görülmemiştir” diye umumen kanaat getirildi. Bu soruşturmalar, Risale-i Nur’un hakkaniyetinin anlaşılmasına vesile oldu. Neticede Nurların beraatine karar verildi.
Urfa ve Diyarbakır’daki faal Nur talebeleri birer medrese-i Nuriye kurdular. Risale-i Nur’u her sınıf halktan, bilhassa talebelerden, gençlerden gelen cemaate okumak suretiyle ilmî derslere başladılar.
Dipnotlar - Arapça İbareler - Haşiyeler:
1 : Hz. Üstadımızın son Isparta hayatının mühim bir hatırası, bir sahnesi ve bir levhası diyebileceğimiz bir ders dairesi var ki, nedense o çok muazzam ve büyük hakikat, buraya yazılmamış. O da: Yanında hizmetinde bulunan talebelere 1954 senesinin başından başlayarak Arabî Mesnevî-i Nuriye’yi ve Arabî İşârâtü’l-İ’câz’ı ders vermesidir. Ve o münasebetle ve muhtelif vesilelerle hayatının ayrı ayrı safhalarını beyanda bulunmasıdır. Bu derslerden sonra Hz. Üstad Mesnevî-i Nuriye’yi ve İşârâtü’l-İ’câz’ı tercüme etmesi için biraderleri Abdülmecid efendiye göndermiştir. Hem Risale-i Nurun yeni harf ile Ankara’da ve sonra İstanbul’da matbaalarda tab edilmesi için neşredilecek kitaplar Isparta’da hazırlanmış, tashih edilmiş ve matbaalarda tab esnasında hem Ankara, hem İstanbul’da tab edilen kitaplar tashih için forma forma Isparta’ya gönderilmiş ve öylece tab edilmiş. Ve bu nur mecmuaları tabdan sonra Hz. Üstadla beraber defalarca sabah dersleri halinde ve öğle ve ikindi dersleri olarak okunmuştur. Bütün mecmualar bu suretle meydana gelmiştir.
Önceki Risale: Afyon Hayatı