98. "Nurcular, Kur’an’ın anlaşılmaz olduğu iddiasından yola çıkılarak, insanları Risalelere yönlendirmişlerdir..."
Değerli Kardeşimiz;
Evvela, Kur’an’ın herkes tarafından anlaşılmadığının en büyük delili, binlerce tefsir kayanklarının varlığıdır. Bunu iddia edenler dahil, aklı başında herkes bilir ki, Kur’an’ı tam olarak anlamak her babayiğidin kârı değildir. Allah’ın sonsuz ilmini yansıtan, her asra bakan, her kesime hitap eden Kur’an’ın tefsire, açıklamaya ihtiyacı olmadığını söylemek için cahil değil, echel olmak bile yetmez.
Hem de Kur’an’ın tefsirsiz, herkes tarafından anlaşılamayacağı hususu bizzat Kur’an’da da söz konusu edilmiş ve bütün İslam alimleri bu konuda ittifak etmişlerdir.
"Resûlüm! De ki: Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? Doğrusu akıl sahipleri ancak bunları hakkıyla düşünür."(Zümer, 39/9)
mealindeki ayette insanların anlayışı ve bilgi bakımından bir olmadıkları vurgulandığı gibi,
“Hangi millete peygamber gönderdiysek, onu ancak kavminin dili ile gönderdik ki, her şeyi onlara anlatsın."(İbrahim, 14/4)
"İnsanlara, kendilerine indirileni açıklaman için ve düşünüp anlasınlar diye sana da bu Kur'an'ı indirdik."(Nahl, 16/44)
mealindeki ayetlerde de Hz. Peygamber (asm)'e tebyin/açıklama/tefsir görevi yüklemektedir.
Şimdi İslam alimlerinin hem fikir bazında hem de pratikte “Kur’an’ı herkesin bilemeyeceğini, bu konuda muallimlere muhtaç olduklarını...” ilan etmelerine rağmen, “Sadece Nurcular böyle diyor!..” demek suretiyle, iftira-yalan bileşkesi bir uydurmanın bahanesine sığınarak, Nurcuları kötülemeye çalışmak birçok yönden bir haksızlık ve vicdansızlıktır.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü